23. Hukuk Dairesi 2016/8442 E. , 2020/296 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı borçlunun davacıya herhangi bir borcu olmadığına dair itirazlarının yersiz olduğunu, davalının müvekkili kooperatifin üyesi iken kooperatif ana sözleşmesine ve kooperatif genel kurulunda alınan kararlara uymadığını, üyeliği gereği yüklenmiş olduğu parasal edimlerini yerine getirmediğini, bu durum üzerine icra takibi yapıldığını, icra takibinin davalı borçlunun itirazı ile durduğunu, davalının icra dosyasına yaptığını ödemelerin asıl alacağa işleyen gecikme zammı ve diğer ferilerinden düşüldüğünü, davalı borçlunun icra takibini geciktirmek ve davacının alacağını karşılıksız bırakmak amacıyla icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 22/10/2013 günlü, 2013/5218-6412 E-K numaralı ilamı ile bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalının bazı ödemelerini süresinden sonra yaptığı, davacı kooperatifin üyelerinden gecikme bedeli tahsilatı yaptığı, davacı kooperatif 21/06/1998 tarihli genel kurulun 8. maddesinde alınan karar ile üyelik yükümlülüklerini yerine getirmeyen üyelere verilen sürede borçların asıllarının ve geciken her ay için %10 gecikme zammı ödemelerinin karara bağlandığı, genel kurul kararının sonraki dönem için hüküm ifade edeceği, üyelerin kazanılmış haklarını etkilemeyeceği, kooperatif alacağı hakkında 818 sayılı BK"nun 84. maddesi ve genel kurulda alınan gecikme faizine ilişkin kararın öncelikli olarak uygulanmasının gerektiği, üyelerin ödemelerinin öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilerek hesaplama yapılmasının üyelerin eşitliği ilkesine uygun olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif aidat alacağının işlemiş faizi ile birlikte tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, Dairemiz"in bozma ilamına uyulmuş ve alınan bilirkişi raporuna göre BK’nın 84. maddesi çerçevesinde bir karar alınmadığı ancak üye ödemelerinin öncelikle asıl alacaktan mahsubunun yapıldığına dair tespit yapılmıştır. Ancak bu rapor bozma öncesi raporlarla uyumlu değildir. Böylece raporlar arasında çelişki oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Ayrıca değerlendirme yapılırken 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesine göre, kooperatif ortakları hak ve vecibelerde eşit olduklarından BK"nun 84. maddesinin uygulanmaması yönünde genel kurul kararı alınmışsa veya böyle bir karar alınmamış olmakla birlikte kooperatifin gecikmiş ödemelerin öncelikle anapara borcundan düşülmesi yönünde genel bir uygulaması varsa kooperatif üyesinin borcu genel kurul kararı ya da yerleşik uygulama çerçevesinde belirlenmelidir. BK"nın 84 .maddesi doğrultusunda bir uygulama olmaması halinde kooperatif üyesi lehine sonuç çıkarılması yönündeki ilkeler gözetilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.