23. Ceza Dairesi 2015/8929 E. , 2016/8224 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62, 52, 53. maddeleri gereği, 10 ay hapis cezası, 2.000 TL ağır para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın kendisini Bigadiç ilçesi Kozpınar köyünde oturduğu halde, Balıkesir merkez Çiftlik köyünde oturduğunu söyleyerek katılandan 300 balya saman aldığı, telefonla babasını aradığını söyleyip bu kişi ile katılanı görüştürdüğü, telefondaki kişinin katılana "...yolda olduğu ve samanın parasını getirdiğini, olduğu yerde beklemesini..." söylediği, sanığın da bu sırada son saman balyalarını da yükleyip katılanın yanından uzaklaştığı, katılanın gece saatlerine kadar beklemesine rağmen sanığın gelmediği, katılanın köy içinde sanığı sorduğunda köyde oturmadığını öğrendiği, sanığın baştan beri dolandırıcılık kastı ile hareket ettiğinin iddia olunduğu olayda;
TİB kayıtları, sanığın katılanca teşhisi, sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 120 gün olarak tayin edilmesi,
2-5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "120 gün", " 100 gün " ve "2.000 TL." terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", " 4 gün " ve "80 TL" ibarelerinin eklenmesi ve TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.