Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/32600
Karar No: 2020/5218

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/32600 Esas 2020/5218 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin genel kurulu toplantıya çağırmaması suçundan dolayı mahkum edilmiştir. Ancak, ön ödeme işleminin olumlu sonuçlanıp sonuçlanmadığına ve sanığın denetim süresi içinde işlediği başka kasıtlı suçlar olup olmadığına dair araştırma yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemenin kararı, gerekçesiz hüküm kurulması ve hükümde uygulanan kanun maddesinin yanlış belirtilmesi gibi nedenlerle bozulmuştur. Ayrıca, denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunun değerlendirilmesi gerektiği ancak, denetim süresi içinde kasten başka bir suç işleyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükümde herhangi bir değişiklik yapılamayacağı belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5846 Sayılı Kanunun 71/1. ve 81/4. maddesi
- 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi
- 6099 Sayılı Kanun’un 3. maddesi
- 1163 Sayılı Kanun'un Ek 2/2. maddesi
- 6763 Sayılı Kanun'un 12. maddesi
- 5237 Sayılı TCK’nin 75. maddesi
- TCK’nin 43/2. maddesi
- CMK’nin 231/8. ve 11. maddeleri
- Anayasanın
19. Ceza Dairesi         2019/32600 E.  ,  2020/5218 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine 11/01/2011 tarih ve 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile eklenen "bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır" hükmü karşısında, sanığın MERNİS adresine doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca gerekçeli karar tebliğinin usule aykırı olduğu ve öğrenme üzerine gerçekleştirilen temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilerek, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun 1163 sayılı Kanun"un Ek 2/2. maddesinde düzenlenen kooperatif yönetim kurulu üyelerinin genel kurulu toplantıya çağırmaması olduğu, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 12. maddesiyle değişik 5237 sayılı TCK"nin 75. maddesine göre ön ödeme hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve sanığa isnat edilen 1163 sayılı Kanun"un Ek 2/2. maddesinde düzenlenen kooperatif yönetim kurulu üyelerinin genel kurulu toplantıya çağırmama suçunun ön ödeme kapsamına alınması karşısında, bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, ön ödeme işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükümlerin açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Kabule göre de;
    1- Anayasanın 141, CMK’nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
    2- Hükümde uygulanan kanun maddesinin, 5846 sayılı Kanun’un 71/1. maddesi olarak gösterilmesi gerekirken, aynı Kanun’un 81/4. maddesi olarak yazılması,
    3- Katılan ... birliklerinin hak sahibi olduğu eserlerin, sanığın yönetim kurulu üyesi olduğu radyoda hak sahiplerinin izni dışında umuma iletilmesi suretiyle atılı suçun işlendiği anlaşılmakla, sanık hakkında TCK"nin 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeyerek, her bir müzik parçası ayrı suç kabul edilmek suretiyle sanık hakkında 13 kez 6000 TL adli para cezasına hükmedilmesi,
    4- Hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen ve CMK"nin 231/8. maddesinde sayılan denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunun değerlendirilip, aynı maddenin 11. fıkrasına göre cezanın bir kısmının infaz edilmemesine, hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine ilişkin yeni bir hüküm kurulması mümkün ise de, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında, açıklanması geri bırakılan hükümde kanuni zorunluluklar dışında (örneğin zamanaşımı, yaş küçüklüğü vs.) herhangi bir değişiklik yapılma imkanının bulunmadığı gözetilmeden, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesi suretiyle CMK"nin 231/11. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, BOZULMASINA, (5) numaralı bozma yönünden aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle CMUK"nin 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 03.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi