18. Ceza Dairesi 2016/15075 E. , 2019/1063 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın, 155 ihbar hattını arayarak katılana yönelik olarak söylediği kabul edilen sözlerin, söylendiği yer, zaman ve içerik itibariyle bütün halinde hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıyla hakaret ve tehdit suçlarından ayrı ayrı mahkûmiyet kararı verilmesi,
2- Kabule göre de;
TCK"nın 125/3-a maddesi gereğince adli para cezasının alt sınırının 365 gün olduğu gözetilmeksizin, 360 gün olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 10/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
(Farklı gerekçe)
Farklı Gerekçeyle Bozma Kararlarına Katılma
Olay: 02/08/2014 günü saat 02:05 sıraları 155 Polis İmdat Hattını arayan ... telefonu açan ..."a "O ... polisten de adam gibi dursun onun a..cem, a..koycem köpeğin" diye hakaret içeren beyanlarda bulunmuştur.
... 01/08/2014 günü saat 19:00 sıralarında görev aldığını ve gece çalıştığını rahatsızlık ihbari nedeniyle olaya müdahale ettiğini, 02/08/2014 günü saat 08.00"da istiharete ayrıldığını ve aynı gün saat 16:00"da sohbet için polis merkezine geldiğini, geceki ihbarları dinlerken 02/08/2014 günü saat 02:05 sıralarında ... ile ... arasındaki konuşmayı dinlediğini ve kendisine hakaret edildiğini öğrendiğini, şikayetçi olduğunu beyan etmiştir.
... hakkında yapılan yargılama sonrası TCK 125/3-a, 62, 52, 106/1-1, 62, 50, 52 maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verilmiş, karar süresi içerisinde temyiz edilmiş. Yargıtay 18. Ceza Dairesi 10/01/2019 gün ve 2019/1063 sayılı kararında eylemin hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden iki suçtan hüküm kurulması ve hakaret suçundan eksik ceza verilmesi nedeniyle hükümlerin bozulmasına karar vermiştir.
a- Tehdit suçunun oluşmadığı, eylemin bütün halinde gıyapta hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden tehdit suçundan mahkumiyet kararı verilmesine ilişkin bozma kararına katılıyorum.
b- Gıyapta hakaret suçu yönünden ise bozma kararına farklı gerekçeyle katılıyorum.
Nedenler: Yasalarımızda 155 çağrı hattı ile ilgili düzenleme olmadığı, bu hususun 112 Acil Çağrı Merkezlerinin Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği ile Elektronik Haberleşme Sekterönde Acil Yardım Çağrı Merkezlerine İlişkin Yönetmeliği kapsamında değerlendirilmesi gerekir.
Çağrı merkezlerini arayıp üçüncü bir kişiye hakaret edilmesi gıyapta hakaret suçunu oluşturur. Bu telefonlarda yapılan konuşmaların dinleyen memurca duyulması ve kayıt altına alınması veya tutanağa bağlanması delil veya tespit mahiyetinde işlemlerdir.
Eylemin ilgisine göre gerekli kuruma gönderilmesi CMK 158. maddesi ve 112 Acil Çağrı Yönetmelik hükümlerinin gereğidir.
Bu merkezlere yapılan aramaların ne tür bir usule tabi olduğu 112 Acil Çağrı Merkezi Yönetmeliğinde düzenlenmiştir. Bu yönetmeliğin 22. maddesine göre yapılan işlemler gizlidir ve gizliliğin ihlalinde yönetmeliğin 23/1. fıkrası ile adli ve idari işlemler derhal başlatılır denilerek eylem suç olarak kabul edilmiştir.
Çağrıya konu eylem suç ise yönetmeliğin 22/3. fıkrası ile Cumhuriyet Başsavcılığı"na bildirilmesi esası getirilmiştir.
Çağrı merkezlerinde konuşmanın kim tarafından dinleneceği, kayda alınacağı yönetmelikte gösterilmiştir. 112 Acil Çağrı Yönetmeliği"ne göre görevlendirilen bir kişi konuşmada Çağrı Alıcısı olarak görevlendiriliyor, bu görevlendirilen memur karşı tarafı dinliyor, muhatap oluyor, kayda alıyor ve olayın tanığı sıfatını kazanıyor.
Bir kişinin duyduğu ve tespit ettiği beyanı başka kişilere aktarması ihtilat unsurunun gerçekleştiğini göstermez. Sanığın hakaret eylemini birden çok kişiye söylemesi yönünde iradesi olmadığı için sanığın böyle bir kastla hareket ettiğini kabul etmek eylemi genişletici hareket olur. Sanık en az 3 kişiyi arayıp bu eylemini tekrar etmediği sürece ihtilat unsurunun gerçekleşmediğini ve gıyapta hakaret suçunun unsurunun oluşmadığını kabul etmek gerekir.
Tutanağın resmi olarak değişik aşamalarda işlem görmesi, sanığın bilgisi ve isteği dahilinde değil, idarenin çalışma esasları dahilinde bir işlemdir.
Sonuç: Yasanın lafsi yorumu ve ceza hukukunda dar yorum, suç ve cezada kanunilik ilkeleri dikkate alındığında ve 112 Acil Çağrı Yönetmelik hükümleri birlikte değerlendirildiğinde.
Gıyapta Hakaret suçunda cezalandırma şartı olarak aranan ihtilat unsurunun bu olayda gerçekleşmediği, unsurları oluşmayan hakaret suçundan beraat kararı verilmesi gerekir düşüncesindeyim. Beraat kararı verilmesi gerekir düşüncesiyle bozma kararına katılıyorum.