17. Hukuk Dairesi 2016/9138 E. , 2019/6259 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacı şirket tarafından sigortalı bulunan davalı adına kayıtlı dava dışı ... sevk ve idaresindeki aracın karıştığı kaza sonucu davacı ... şirketinin hasara uğrayan araç nedeni ile 2.995.00 TL ve yaya ... "ın vefatı nedeniyle mirasçılarına 74.214.00 TL ödeme yaptığını belirterek ödenen miktarın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 2.984,54 TL hasar bedeli, 74.214,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı olmak üzere toplam 77.198,54 TL.nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesinde "Hukuki dinlenilme hakkı" düzenlenmiştir. Buna göre, davanın taraflarının yargılama ile ilgili bilgi sahibi olma, açıklama ve ispat hakkı bulunmaktadır. Maddenin gerekçesinde açıklandığı üzere bu hak Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6.maddesinde
düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. İddia ve savunma hakkı olarak da bilinen bu hak, tarafların yargılama konusunda tam bilgi sahibi olmalarını, açıklama ve ispat hakkını tam ve eşit olarak kullanabilmelerini, yargı organlarının da bu açıklamaları dikkate alarak gereği gibi değerlendirme yapıp karar vermelerini zorunlu kılmaktadır. Hakim tarafları dinlemeden veya açıklama ve ispat hakkını kullanmaları için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. (YHGK."nun ... Esas, 2009/105 Karar sayılı kararı)
Taraf teşkili dava şartı olup, davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Mahkemenin, dava dilekçesini ve duruşma gününü taraflara kendiliğinden tebliğ edip taraf teşkilini sağlaması, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun amir hükmü gereğidir.
Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, itirazların yapılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların davadan ve duruşma gününden haberdar edilmesi ile mümkün olur. Kişinin hangi yargı merciinde duruşması bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilmesi, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebligat yapılması ile sağlanabilir.
Somut olayda, davalı şirkete dava dilekçesi Tebligat Kanunu 35. Maddesine göre tebliğ edilerek yargılamaya devam edilmiştir. Dairemizin 22.11.2013 tarihli 2013/17463 esas sayılı ilamından sonra yapılan yargılamada, davalı şirkete çıkarılan duruşma gün ve saatini bildirir tebligatın iade gelmesi üzerine davalı şirket adresi Gaziantep Ticaret Sicil Müdürlüğüne sorulmuş, 05.12.2014 tarihli yazı cevabıyla davalı şirketin kaydına rastlanamadığı bildirilmiş olup davacı vekili tarafından 03.02.2015 tarihli dilekçe ile şirketin Adıyaman"da olduğu bu nedenle ilgili sicil müdürlüğüne yazı yazılması gerektiği bildirmesine rağmen mahkemece şirketin güncel adresi araştırılmadan yargılamaya devam olunmuştur. Karar tarihinden sonra 05.04.2016 tarihli yazıya istinaden Adıyaman Ticaret Sicil Müdürlüğünün 26.04.2016 tarihli yazı cevabıyla şirketin güncel adresi bildirilmiş ve davalı vekili yargılamadan gerekçeli kararın tebliği ile haberdar olduklarını bildirmiştir.
Bu durumda mahkemece davalı şirket vekiline usulune uygun şekilde dava dilekçesinin tebliği ile delillerinin toplanması
ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde taraf teşkili sağlanmadan, yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.