17. Hukuk Dairesi 2016/14066 E. , 2019/6564 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı İçişleri Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının alkollü halde iken diğer davalı ... Emniyet Müdürlüğü"ne ait araçla müvekkilinin içinde bulunduğu araca çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, davalının kazanın meydana gelmesinde hem alkollü olması, hem de bilinçli taksir halinde hareket etmesi sebebiyle tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin sol ayağından yaralandığını, müvekkilinin sigortalı işçi iken kazanın meydana geldiğini, sağlık giderlerinin SGK tarafından karşılandığını ancak özellikle estetik ameliyat gideri, çalışma gücü kaybı sebebiyle bu davayı açtıklarını, müvekkilinin ayağındaki tedavi gideri-estetik ameliyat gideri için şimdilik 2.000,00 TL çalışma gücü kaybı sebebiyle de şimdilik 18.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili müvekkili lehine olay tarihi olan 29/06/2009 tarihinden işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmek üzere 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre asıl davada, maddi tazminat istekli davanın kısmen kabulü ile 1.252,14 TL maddi tazminatın 29/06/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı ... yönünden sigorta limiti ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazla talebinin reddine, birleşen davada, manevi tazminat istekli davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 29/06/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazla talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı İçişleri Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu kararda, davacı için 1.252,14 TL maddi tazminat yönünde hüküm tesis edilmiş olup; karar, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden, davalı aleyhine kabul olunan dava kısmının değeri kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı lehine hükmolunan maddi tazminata yönelik temyiz isteminin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekili ve davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz istemlerinin mahkeme hükmünün belirtilen yönlerden kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 59,60 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına ve 492 Sayılı
Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalı T.C. İçişleri Bakanlığı"ndan harç alınmamasına 22/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.