17. Hukuk Dairesi 2016/16240 E. , 2019/7273 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 28/01/2014 tarihinde davacı idaresindeki kamyonet ile davalının trafik sigortacısı olduğu aracın çarpıştıklarını, kaza sonrası davacının yaralandığını, tedavi gördüğünü ancak iyileşemeyerek sakat kaldığını beyanla şimdilik 3.000,00 TL maluliyet (sakatlık) tazminatının dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, kusur oranını ve maluliyet iddiasını kabul etmediklerini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Mahkemece alınan 19.11.2015 tarihli Adli Tıp uzmanı raporunda Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının maluliyetinin bulunmadığı belirlenmiştir. Mahkemece alınan ATK 3.İhtisas Kurulu raporunda Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak davacının maluliyetinin bulunmadığı belirlenmiştir. Dosya kapsamında bulunan 26.02.2015 tarihli Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu raporunda davacının vücut fonksiyon kaybının %10 olduğu belirlenmiştir.
Maluliyet ilişkin alınacak raporlar kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda; kaza 28/01/2014 tarihinde meydana geldiğinden maluliyet belirlemesinin Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği"ne göre belirlenmesi gerekirken mahkemece kaza tarihinde yürürlükte olmayan tüzük hükümlerine göre düzenlenmiş rapor hükme esas alınarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda; ATK Genel Kurulu"ndan kaza tarihinde yürürlükte olan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği"ne uygun, itirazları karşılar nitelikte yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre de; davacı taraf dava dilekçesinde 3.000,00 TL maluliyet tazminatı talep etmiş olup talebinin kalıcı işgöremezlik zararına hasretmemiş olduğundan geçici işgöremezlik zararı talebinin de değerlendirilmesi gerekirken talep edilmediğinden bahisle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.