17. Hukuk Dairesi 2016/16256 E. , 2019/7280 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının yolcu olduğu davalıya trafik sigortalı ticari kamyonetin 21/08/2009 tarihinde karıştığı çift taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını, alınan raporla maluliyetinin %15 olarak belirlendiğini ancak maluliyetinin artmasının muhtemel olduğunu, davacının klima teknisyeni olduğunu ve kazadan önce net maaşının 700,00 TL olduğunu beyanla 10,00 TL iş gücü kaybından kaynaklanan maddi tazminatın kazanın davalı şirkete ihbar tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından yapılan başvuru üzerine 1004432 numaralı hasar dosyası ile davacının %15 maluliyet oranına göre %25 hatır taşıması indirimi yapılarak 19.328,54 TL maluliyet tazminatı hesaplanıp 28.12.2010 tarihinde Akbank Havuz Hesabına aktarılarak 29.12.2010 tarihinde davacı tarafından tahsil edildiğini ve SGK"ya ödenen geçici işgöremezlik ödemelerinin tazminattan mahsubu gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Davanın kabulüne, 150.000,00 TL tazminatın 11/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Dosya kapsamında bulunan 16.09.2010 tarihli ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu raporunda davacının vücut fonksiyon kaybının %15 olduğu belirlenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 19.09.2014 tarihli EÜTF Adli Tıp ABD raporunda Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının %33 maluliyetinin bulunduğu belirlenmiştir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda; kaza 21/08/2009 tarihinde meydana geldiğinden maluliyet oranının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre belirlenmesi gerekirken mahkemece Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği"ne göre belirlenen maluliyet oranının hükme esas alınarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda; yukarıda anılan raporlar arasında da açıkça bir çelişki bulunduğu gözetilerek ATK 3. İhtisas Kurulu"ndan kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği"ne uygun, tarafların itirazlarını karşılar nitelikte ve çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak usuli kazanılmış haklara da dikkat edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre de; davalı ... şirketi tarafından SGK"ya ödenen geçici işgöremezlik ödeneği ve davacıya ödenen maluliyet tazminatının hesaplanacak tazminattan mahsubu talep edilmişse de mahkemece bu hususta herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmaması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 11/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.