17. Hukuk Dairesi 2016/19993 E. , 2019/8923 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ... şirketine sigortalı bulunan davalı ..."in maliki bulunduğu kendi sevk ve idaresindeki araç ile davacı idaresindeki aracın karıştığı kazada davacının yaralanmasına neden olduğunu belirtmiş toplam 4.000,00 TL maddi tazminat ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, 103,00 TL tedavi ve yol gideri, 1.883,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 9.413,91 TL mesleki kazanma gücünden kayıp tazminatı olmak üzere toplamda; 11.399,91 TL maddi tazminatın davalılardan ... bakımından olay tarihi olan 17/06/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davalı ... Sigorta A.Ş bakımından ise dava tarihi olan 01/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve bu davalı yönünden poliçe kapsamı - limiti ile sınırlı olmak üzere, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminata ilişkin fazlaya dair taleplerin reddine, 2.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/06/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."tan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminata ilişkin fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı ... vekilinin
aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Trafik kazası sonucu işgöremezlik nedeniyle ortaya çıkan zararın tayininde zarar görenin elde ettiği gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Kişinin herhangi bir işi yoksa, zarar gören kişinin geliri asgari ücret kabul edilerek bu miktar üzerinden hesaplanacaktır. Zarar gören kişi gelirinin asgari ücret üzerinde olduğunu, bir başka anlatımla herhangi bir işyerinde çalıştığı yada bir meslek icra ettiği ve asgari ücret üzerinde bir gelir elde ettiğini iddia ediyorsa bunu ispat etmesi gerekmekte olup yerel mahkemede bedensel zararların tazmini davalarında zarar görenin zararını resen belirlemek durumundadır. Bu nedenle zarar gören davacı asgari ücret üzerinde bir gelir elde ettiğini iddia etmiş ise çalıştığı iş yerinden trafik kazasının olduğu tarihteki ücret ve tüm gelirlerini gösterir ücret bordrolarını getirtilmelidir. Kişi belirli bir iş yerine bağlı olmaksızın, mesleğini icra eden kişilerden ise ekonomik ve sosyal durumu ile ilgili zabıta araştırması yanında o meslek odasından o mesleği icra edenlerin kaza tarihi itibarı ile ortalama ücretleri sorulmalıdır. Zarar görenin kaza tarihinde çalıştığı iş yerinde aldığı ücretler gelir olarak kabul edilebilir.
Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde davacının kaynak ustası olarak çalıştığını belirtmiştir. Mahkemece davacının kaynak ustası olarak çalıştığı kabul edilmek suretiyle yapılan hesaplama hükme esas alınmış ise de davacının gelirine yönelik yapılan araştırma yeterli değildir. Mahkemece SGK"ya yazılan müzekkereye verilen cevapta davacının emekli olduktan sonra çalışmasından kaynaklı bir kesintisinin bulunmadığı bildirilmiş, yapılan zabıta araştırması tutanağında, davacının emekli olduğu ve başka gelirinin bulunmadığı belirtilmiştir. Yargılama sırasında dinlenilen tanıklar davacının kaynakçılık işi ile uğraştığını belirtmişler ise de tanık beyanı tek başına davacının gelirinin belirlenmesi için yeterli kabul edilemez. Bu nedenle kaza tarihindeki gelirin tespitine yönelik tekrar araştırma yapılmalıdır. Davacının kaza tarihi ve emekli olmadan önceki dönemi de kapsayan hizmet döküm belgelerine ilişkin SGK kaydı getirtilerek, davacının usta olduğunu gösteren belge, sertifika vb var ise dosya arasına alınmalı, davacının emekli olduktan sonra çalışıp çalışmadığı, kaynak
ustalığı yapıp yapmadığı yeterli şekilde araştırılıp geliri tespit edilerek hüküm tarihine en yakın gerçek zararın belirlenmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3)Mahkemece, davacının maluliyet oranının belirlenmesi hususunda Adli Tıp İhtisas Kurulu alınan 05.12.2012 tarihli raporunda "... meslek grup numarası bildirilmemekle grup (1) kabul olunarak.." değerlendirme yapılmıştır. Grup 1 düz işçilerin dahil olduğu bir gruptur. O halde mahkemece, davacının kaynak ustası olarak çalıştığı sabit görülür ise meslek grubu belirtilmek suretiyle maluliyet raporu alınması gerekmektedir.
4)Bozma neden ve şekline göre davacı vekili ve davalı ... vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü hükmün BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle manevi tazminatın miktarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."a geri verilmesine 03.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.