Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10981
Karar No: 2019/4953
Karar Tarihi: 17.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10981 Esas 2019/4953 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı ... şirketi sigortalısı olan davalı ... sürücüsünün aracı ile çarpışarak yaralandığını ve maddi ve manevi tazminat talep etti. Mahkeme, davacının taleplerini kısmen kabul etmiş ve davalılardan müteselsilen tazminatın ödenmesine karar vermiştir. Ancak, davacılar lehine takdir olunan manevi tazminat miktarının yetersiz olduğu belirtilerek hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (6098 sayılı TBK. md. 56)
- Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesi
17. Hukuk Dairesi         2016/10981 E.  ,  2019/4953 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve katılma yoluyla davalılar ... ile ... vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili, davalı ..."e ait, davalı ... şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı, davalı sürücü ..."ın sevk ve idaresindeki araç ile davacı sürücü ..."ın sevk ve idaresindeki motorsikletin çarpışması sonucu davacının yaralandığını, tedavi gördüğünü, inşaat işiyle uğraşmakta olduğunu, kazadan sonra maddi ve manevi olarak zorluk yaşadığını, davacıya atfı kabil kusur ve her türlü indirim nedenleri göz önünde tutularak talepte bulunulduğu belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... yönünden geçici iş göremezlik için 50,00 TL, sürekli iş göremezlik için 50,00 TL, bakıcı gideri için 50,00 TL olmak üzere toplam 150,00 TL maddi tazminat ile 60.000,00 TL manevi tazminatın, annesi Meryem için 20.000,00 TL, babası Asaf için 20.000,00 TL manevi tazminatın, davalı ... şirketi maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Yargılama aşamasında davacı küçük ..."ın reşit olduğu görülmüş,davacı vekili tarafından bu davacı yönünden de vekaletname ibraz edilmiştir.

    Davacılar vekili, 28/12/2015 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talebini geçici işgöremezlik için 5.086,60 TL"ye, sürekli işgöremezlik için 8.846,71 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar ... ve ... vekili, dava dilekçesinde motosiklet sürücüsü olduğu belirtilen ..."ın yaşının kaç olduğunun, sürücü belgesi bulunup bulunmadığının, motosikleti ne sebeple elinde bulundurduğunun, olayda ne ölçüde zarar gördüğünün, sigortalı işte çalışıp çalışmadığının tespit edilmesini, olayda kendi kusurlu eylemi sonucu zarar gören muhtemelen ehliyetsiz araç kullanan motosiklet sürücüsü çocuğun yasaya aykırı olan davranışı sonucu, maddi ve manevi tazminat taleplerinin hukuksal dayanaktan yoksun olduğunu, olayda yaralanmayan anne ve babanın manevi tazminat isteklerinin hukuksal dayanağının bulunmadığını, davalı ..."in araç işleteni olmadığını, aracın diğer davalı tarafından işletildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacının tedavi giderleri teminatından karşılanan geçici iş görememezlik ve bakıcı giderleri teminatı yönünden talep haklarının bulunmadığını, davacının kusuru ve zararı kanıtlaması gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde davacı asli kusurlu olduğunu, sürücü belgesiz olarak araç kullanması nedeniyle talep hakkı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... yönünden 5.086,60 TL geçici iş göremezlik, 8,846,71 TL sürekli iş göremezlik tazminatının olay tarihi olan 31/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı ... şirketi yönünden sigorta limiti ile sınırlı ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, bakıcı giderine yönelik maddi tazminat talebinin subut bulmaması sebebiyle reddine, davacı ... yönünden 4.000,00 TL, davacılar ... ve ... yönünden ayrı ayrı 1.500,00"er TL manevi tazminatın olay tarihi olan 31/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, dair karar verilmiş, hüküm, davacılar vekili ve katılma yoluyla davalılar ... ile ... vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.

    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar lehine takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının

    kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.310,41 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ..."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi