Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7839
Karar No: 2019/5208
Karar Tarihi: 29.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7839 Esas 2019/5208 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/7839 E.  ,  2019/5208 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalılar ..., ..., ... vekilleri tarafından talep edilmiş, davalılar ... ve ... vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.04.2019 Çaşamba günü davacı vekili Av. ....ile davalılar .... ve ... vekili Av. ... ve davalı ... vekili Av. ... geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili ile davalılar ..., .... ve ... vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; müvekkilinin davalı ..."dan alacağını tahsil amacıyla icra takipleri başlattığını, borçlunun borcu karşılayacak malı bulunmadığını, aciz olduğunun tespit edildiğini, ancak yapılan araştırmada dilekçede nitelikleri belirtilen taşınmazların 2 ay içinde diğer davalılara devir edildiğini belirterek taraflarına cebri icra yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili; dava ön şartı olan aciz belgesinin dava açılması sırasında ibraz edilmesi gerektiğini, davacı tarafından davalı ..."nın aracına ve taşınmazına haciz konulduğunu, bunların satışını istemeden işbu davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazları yatırım amacıyla aldığını, daha sonra taşınmazın birini davalı ... ve ..."a sattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

    Davalılar ... ve ... vekili; aciz belgesinin olmadığını, müvekkillerinin ..."yı tanımadıklarını, bir arkadaşlarının satılık dükkan haberi vermesi üzerine ..."a ulaşarak taşınmazı kardeş olan müvekkillerinin 1/2 hisse olarak satın aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; müvekkilinin aracı ve taşınmazı üzerine haciz şerhi konulduğunu, müvekkilinin malı olmadığına dair aciz belgesinin ibrazının gerektiğini, taşınmazlarını ihtiyacı nedeniyle Emlakçı aracılığıyla satışa çıkarttığını, belirterek davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili; müvekkilinin ..."yı önceden tanımadığını, durumunu da bilmediğini, satılık ilanını Emlakçı vasıtasıyla öğrendiğini, pazarlık sonucu bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davalı ... hakkında açılan davanın reddine, diğer davalılar hakkında açılan davanın kabulüne, buna göre 28/01/2013 tarihli .... Mah. 1038 ada, 8 parsel, zemin kat 2 nolu bağımsız bölümün 1/2 hissesinin ..."a, 1/2 hissesinin ..."a satışına ilişkin tasarruf işleminin davacı yönünden iptaline ve davacıya ....İcra Müdürlüğü"nün 2013/12179 ve ....İcra Müdürlüğü"nün 2013/10961 sayılı dosyalardaki alacak ve fer"ileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisinin tanınmasına, 04/12/2012 tarihli .... mah. 1857 ada, 330 parsel, 6.kat, 16 nolu bağımsız bölümün ..."a satışına ilişkin tasarruf işleminin davacı yönünden iptaline ve davacıya ...İcra Müdürlüğü"nün 2013/12179 ve....İcra Müdürlüğü"nün 2013/10961 sayılı dosyalardaki alacak ve fer"ileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisinin tanınmasına, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Hükmü temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... 14/03/2016 tarihli dilekçesiyle temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinde temyizden feragate yetkili olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir.

    2-Dosya içeresindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesine ve yasaya aykırı bir yön bulunmamakla davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
    İİK"nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte, yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
    İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir.
    İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Bir başka anlatımla dava ve tasarrufa konu malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan şahıs tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmeleri gerekir. Bu halde dördüncü kişi yönünden bedel farkı yeterli olmayıp kötü niyetinin somut delillerle ispatlanması gerekir.

    Somut olayda, davalı borçlu ... tarafından borcun doğumundan sonra dava konusu Işık Mahalle, 1038 ada, 8 parsel, 2 nolu dükkanı 04/12/2012 tarihinde davalı ...’a onun tarafından da 28/01/2013 tarihinde davalı dördüncü kişi ... ve ...’a 1/2"şer hisse olarak satılmıştır. Dördüncü kişi konumundaki davalılar .... ve ... yönünden ivazlar arasındaki fahiş fark yeterli olmayıp kötü niyetinin ispatlanmış olması gerekir. Bu davalılar yönünden (İİK. 282. maddesi hükmüne göre kötü niyetli üçünçü kişi) İİK. 280/3 maddesinde uygulama yeri yoktur. Davalı ... ve ...’un kötü niyeti ispatlanamadığından, davanın davalılar ... ve ... yönünden reddi, İİK"nun 283.maddesi gereğince davalı ...’ın taşınmazı elinden çıkardığı 28/01/2013 tarihindeki değeri oranında alacakla sınırlı olarak tazminatla sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin feragat nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ... ve ..."a verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 870,60 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar Emin ve ... ile ..."ya geri verilmesine 29/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi