17. Hukuk Dairesi 2016/15370 E. , 2019/5853 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 07.05.2019 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili davalı ... şirketine sigortalı, davacıya ait aracın dava dışı ... " in kullanımında iken tek taraflı trafik kazası sonucu hasara uğradığını, davalı ... şirketine başvuru yapılmasına rağmen hasarın tam olarak karşılanmadığını, söz konusu araç için hasar bedeli olarak servise 32.530,47 TL ödediğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla araç hasar bedeli olarak 5.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden veya kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, 06.05.2016 tarihinde talebini yükseltmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde sigortalı aracın altını çarparak hasar görmesinden sonra aracın kullanılmaya devam edilmesi sonucunda oluşan ikinci hasarın teminat dışı olduğunu ilk hasar bedeli olan 4.138.00 TL ödeme yapıldığı belirtilerek açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; toplanan deliller, dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek davanın kısmen kabulü ile 28.392,47 TL"nin temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
TTK"nun 1429 maddesine göre, sigortacı aksine sözleşme yoksa sigorta ettirenin, sigortalının, lehtarın ve bunların hukuken sorumlu bulundukları kişilerin ihmallerinden kaynaklanan zararların tazmin ile yükümlüdür. Sigorta ettiren, sigortalı ve tazminat ödenmesini sağlamak amacı ile bunların hukuken fiillerinden sorumlu oldukları kişiler, rizikonun gerçekleşmesine kasten sebep oldukları takdirde, sigortacı tazminat borcundan kurtulur ve aldığı primleri geri vermez. Anılan yasanın 1448.maddesi ise sigorta ettirenin rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda zararın önlenmesi ve azaltılması ve engel olunması için imkanlar dahilinde önlemler almakla yükümlüdür ve bu yükümlülüğe aykırılık sigortacı aleyhine bir durum yaratmış ise kusurun ağırlığına göre tazminattan bir indirim yapılır.
Mal sigortaları türünden olan kasko sigorta poliçesinin teminat kapsamını belirleyen A/1 maddesine göre gerek hareket gerekse durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketle bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, müsademesi, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar ile 3.kişilerin kötü niyet ve muziplikle yaptıkları hareketler aracın yanması çalınması veya çalınmaya teşebbüs sonucu oluşan maddi zararların bu tür sigortanın teminat kapsamında olduğu anlaşılmaktadır. Mülga TTK"nun 1293 maddesinde kara sigortaları bakımından sigorta ettirenin tedbir alma mükellefiyeti düzenlenmiştir. Buna göre sigorta ettiren zararı önlemeye ve hafifletmeye yarayacak tedbirleri almakla mükkelleftir. Tedbirin alınmaması halinde anılan maddenin son fıkrasında Mülga TTK"nun 1292/son fıkrasına atıf yapılmaktadır. Bu durumda ise sigorta ettiren gerekli tedbirleri almamış ise, eğer kasıtlı olarak bu şekilde davranmışsa sigorta tazminatını isteme hakkını yitirecek, kusuru ihmal derecesinde olursa,ihmalin ağırlığına göre sigortacının ödemekle yükümlü olduğu sigorta bedelinden indirime gidilecektir. Paralel düzenleme Kasko Genel şartları B-2 de de yer almaktadır.
Somut olayda dava dışı sürücü beyanında aracın altından bir ses duyduğunu biraz daha ilerleyince bir ses daha geldiğini biraz ileride durduğunu söylemiştir. Aracın alt kısmının tümseğe çarpması nedeniyle alt aksamda ve ayrıca motorda hasar meydana geldiği anlaşılmaktadır. Söz konusu hasarın davacının aracı hareket ettirmesinden kaynaklı olup
olmadığı ya da aracın hareket ettirilmesinin hasarın artmasına sebep olup olmadığı hususunda TTK 1448 maddesine göre değerlendirme yapılarak meydana gelen ikinci hasarın teminata dahil edilip edilmeyeceği tartışılmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 09/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.