17. Hukuk Dairesi 2018/1573 E. , 2020/7515 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı kabulüne dair verilen hüküm, süresi içinde davalı ...Ş. vekili tarafından istinaf edilmiş, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, yine aynı davalı vekili tarafından bu kararın temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını, dava konusu taşınmazlarını diğer davalıları sattığını belirterek, ayrı ayrı açtıkları davalar ile tasarrufların iptaline karar verilmesini istemişlerdir. Davalar arasında irtibat bulunduğundan birleştirilmiştir.
Mahkemece, davalı borçlu ..."ın gerek kendisinin gerekse kefili olduğu şirketlerin ekonomik durumunun bozulması ve borçlarını ödemede aciz haline düşmesine rağmen, babası ..."ın ölümüne müteakip babasından kendisine miras yolu ile intikal eden taşınmazlardaki miras hisselerini davalı annesi ... ile davalı kardeşi ..."a devrettiği, bu davalı 3. kişilerin davalı borçunun ekonomik durumunun kötü olduğunu bilmelerine rağmen alacaklıların zararına olarak bu hisseleri devraldıkları, devir işleminin miras taksim sözleşmesine göre yapılmadığı, tapuda satış göstermek sureti ile devredildiği ve satış bedeli ile rayiç bedeller arasında bir misliyi aşan farklar bulunduğu, bu itibarla İİK"nun 278/3. maddesinin 1. ve 2. bentlerine göre bu tasarruf işlemlerinin bağışlanma hükmünde sayılıp batıl olduğu, asıl dava ve birleşen davalarda davalılar ..., ... ve ... aleyhine açılan davaların kabulüne, birleşen İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/378 esas, 2014/319 karar sayılı dosyasında davalı 4. kişi ..."in de taşınmazı kötü niyetli ispat edilmediğinden, bu davalı yönünden açılan davanın reddine, davalı ..."ın taşınmazı elden çıkarması nedeni ile elden çıkardığı 25/02/2014 tarihi itibari ile taşınmaz hissesinin değeri olan 52.500,00 TL"den sorumluluğuna karar verilmiştir. Hükme karşı davalı ... ve ... vekili 28.06.2017 tarihinde tavzih istemi ile karara "tahsilde tekerrür olmayacak üzere" şerhinin konulmasını, davacılardan Alternatifbank A.Ş. tarafından 52.500,00 TL"nin İzmir 2. İcra Müdürlüğünün 2017/6225 sayılı dosyasından takibe geçerek tahsil ettiğini, ancak diğer davacı bankalarında aynı taleple müvekkillerine yöneldiğinden, tazminatın birden fazla ödenmesi durumunda kalacaklarını belirtmişlerdir. Mahkemece, anılan davalıların tavzih talepleri 25.09.2017 tarihhinde kabul edilmiş ve
istenilen şerh karara eklenmiş, bu tavzih kararına karşı davacılardan Alternatifbank A.Ş. vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
İstinaf mahkemesi de, davacı ..."ın istinaf talebi yerinde görülmediğini, kararın değiştirilmediği infazdaki tereddütün giderilmesi amacıyla "tahsilde tekerrüre esas teşkil etmemek üzere" şeklinde 52.000-TL" lik bedelin birleşen dosyalardan da ayrı ayrı tahsili önlendiği,HMK 305 maddesine göre yeterince açık olmayan veya icranın nasıl olacağı konusunda tereddüt edilen yahut fıkraları birbirine aykırı, çelişkili olan hükümler hakkında tavzih istenebileceği, tavzih kural olarak hüküm fıkrası hakkında olacağı, tavzih yoluna başvurabilmek için hükmün kesinleşmesini beklemeye gerek olmadığı, kesinleşmemiş kararlar hakkında da tavzih istenebileceğinden bahisle, davacı ..." ın istinaf sebepleri yerinde görülmeyerek ilk derece mahkemesinin verdiği tavzih kararının yerinde görülerek; HMK" nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, bu karar da yine davacı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak tarafından yapılan istinaf davacı ...Ş. vekili, başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına, temyize gelen davacının mahkemece hükmedilen tazminatı da tahsil etmiş bulnmasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı ...Ş. vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, dairemiz karar örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 18,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı ...Ş"den alınmasına 24/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.