17. Hukuk Dairesi 2016/6069 E. , 2019/1723 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili asıl ve birleşen davada; davalıların işleten sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacıların babası yaya ..."a çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında ..."un hayatını kaybettiğini, davacıların destekten yoksun kaldıklarını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ... için 5.000,00 TL, ... için 5.000,00TL, ... için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 11.000,00 TL maddi tazminatın davalı ... için kaza tarihinden itibaren, sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte tahsili ile ... için 150.000,00TL ve ... için 150.000,00 TL, ... için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 350.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ... "den tahsilini talep etmiş ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini ... için 7.963,50 TL ... için 11.457,98 TL ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili; gerçekleşen kazada davalının kusursuz olduğunu, davalının kazaya karıştığı aracın davalı ... şirketine süper kasko sigorta paket poliçesi ile sigortalı bulunduğunu ve bu poliçe ile sigorta şirketinin manevi tazminat sorumluluğunu üstlendiğini,, müteveffanın aniden önüne çıktığını, davalının aşırı hızı olmadığını, ceza dosyasının derdest olduğunu, sonucunun beklenmesini, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili; kazaya karışan aracın müvekkili nezdinde trafik sigortasının olduğunu, sorumluluğun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalının kazada kusurunun bulunmadığını, kusur oranlarının tespiti ile davacıların yaşı itibariyle destekten yoksun kalma durumlarının bulunmadığını, davacıların dava öncesinde yaptıkları herhangi bir başvurularının da bulunmadığından müvekkilinin temerrüdü ve sorumluluğunun dava tarihinden itibaren başladığını, ceza davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; 1- Asıl davanın kısmen kabulü ile maddi tazminat yönünden ... için 7.963,50 TL, Doğancan için 11.457,98 TL olmak üzere toplam 19.421,48 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile (sigorta şirketi için dava tarihinden itibaren yasal faizi ve poliçe limiti ile sınırlı olarak) birlikte davalılardan tahsiline,manevi tazminat yönünden; ... için 40.000,00 TL, Doğancan için 40.000,00 TL olmak üzere 80.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."den tahsiline, 2-Birleşen davanın kısmen kabulü ile davacı ...’nin maddi tazminat talebinin reddine, davacı ... için 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK"nun 56. (818 sayılı BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların eşi/ annesi olan murislerinin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kazanın meydana geldiği tarih de göz önünde bulundurularak davacılar için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 19/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.