17. Hukuk Dairesi 2018/91 E. , 2020/3799 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı borçlu ... Maden ...Ltd.Şti, Kamtaş Maden..Ltd.Şti ve ... Kollektif şirketinin borcundan dolayı davalılar ..., ..., ... ve ... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını ve borçluların alacaklılarından mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazın 01.03.2007 tarihinde davalı ..."a onunda 18.01.2008 tarihinde davalılar ... ve ..."e devrettiğini belirterek, bu tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair kararı dairemizin 12.04.2016 tarih 2014/11336 Esas 2016/4634 karar sayılı ilamı ile vergi borcunun ... Maden ...Ltd.Şti, Kamtaş Maden..Ltd.Şti ve ... Kollektif Şirketine ait olduğu, diğer davalılar ..., ..., ... ve ... şirket ortakları oldukları, haklarında yapılmış ve kesinleşmiş bir takip olmadan doğrudan haciz varakası düzenlendiği, davalı şirket ortakları aleyhine yapılmış takip gönderilmiş bir ödeme emri ve kesinleşmiş bir takip, bulunmadığı, davalı ..., ..., ..., ... ve ... yönünden borçlu sıfatı bulunmadığından ön koşul yokluğundan
reddine, davanın görülebilmesi için gerekli olan davalı borçlu şirket ortakları aleyhine geçerli bir takip bulunmadığına göre davalılardan ..."ın kabulünün geçerli olmadığı, kabule göre ise, dava konusu taşınmaz önce üçüncü kişi ..."e sonra onun tarafından davalı ..."a devredildiğinden öncelikle ..."ın davaya dahili sağlanarak taraf teşekkülünün oluşturulması gerektiği, dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarından, taşınmaz ..., ... ve ... adına kayıtlı iken ..."in ölümü ile mirascıları ..., ... ... ve ..."nin kaldığı, bunlardan ..., ..., ..., ... ve ..."nin taşınmazı 01.03.2007 tarihinde dava dışı ..."a devrettiği davalılardan ... tarafından yapılmış bir devir olmadığı ona ait 1/12 hissenin adına kaydının devam ettiği anlaşılmıştır. Davalı ... yönünden ise bu davalı yönünden yapılmış bir devir dolayısı ile tasarruf bulunmadığından davalı ... ve ... hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de isabetli olduğu, davalı borçlunun borcundan dolayı dava konusu taşınmaz cebri icra yolu ile satılması halinde ise davalı 3. kişi elinde bir bedel kalır ise bu bedel ile sorumlu tutulur aksi halde davanın konusu kalmayacağı, dava konusu taşınmaz yargılama sırasında, Samsun 2. İcra Müdürlüğünün 2007/8121 (Turhal İcra Müdürlüğünün 2007/844 Talimat) sayılı takip dosyasından yapılan ihalede dava dışı icra dosyası alacaklısı banka tarafından alacağa mahsuben satın alındığı, anılan icra dosyasında takip dosyası alacaklısının ihale bedelinden alacağını aldıktan sonra bir bedel kalmış ise bu bedelin tahsiline aksi durumda konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken bedelin tahsiline karar verilmesi de hatalı olduğu, davanın bedele dönüşmesi halinde, bedelden sadece taşınmazı elinden çıkaran üçüncü kişi sorumlu olması gerekirken, borçlunun böyle bir sorumluluğu olmadığı gibi zaten alacaklıya borçlu olan borçlunun bir de bedelden sorumlu olacağı şeklinde alacağın iki kez tahsili gibi bir sonuç doğuracak şekilde, bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline yönünde hüküm oluşturmasının da hatalı olduğu, öte yandan bedelin tahsiline hükmedildiği durumlarda bu bedel üzerinden faiz yürütülmesi mümkün olmadığı halde bedel üzerinden faiz yürütülmesinin de isabetsiz olduğu, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti
tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de hatalı olduğundan bahisle bozulmuş bozmadan sonra mahkemece, davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ... yönünden dava koşulu yokluğundan, ... yönünden husumetten, davalı ... yönünden de davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmaya uygun olarak karar verilmiş bulunmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına, 23/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.