16. Ceza Dairesi 2020/6028 E. , 2021/1265 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 53/1-2-3, 58/9, 62/1, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Ayrıntıları ve hukuki mahiyeti Dairemizin 13.11.2019 tarih ve 2018/5526 Esas-2019/6842 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere;
Asker bir şahsın; örgütün gizlilik ve deşifre olmamak kuralına riayetle, örgütün talimatı ile ve örgütsel irtibatı sağlamak maksadıyla kamuya açık ve birbirinden bağımsız market, büfe, kırtasiye, lokanta vb. gibi sair işletmelerde kurulu bulunan, ücret karşılığı kullanılan sabit hat veya ankesörlü hatlar ile mahrem imam tarafından arandığı, “her türlü şüpheden uzak, kesin kanaata ulaştıracak somut olgu ve teknik verilerle tespit edilmesi ve yargılama yapan mahkemenin de tam bir vicdani kanaate ulaşması halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren hukuka uygun delil olacağı”
Hususunda herhangi bir kuşku bulunmamaktadır.
Dosya incelendiğinde;
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen 2017/164168 sayılı soruşturma kapsamında alınan ifadelerden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün ülke genelinde olduğu gibi sanığın 2011-2015 yılları arasında hava harp okulda eğitim gördüğü İstanbul ilinde de, askeri mahrem yapılanma anlamında bir yapılanmaya gittiğine yönelik kuvvetli suç şüpheleri ile yapılanma içerisinde yer alan sivil mahrem imamların örgütsel faaliyetler kapsamında örgütsel haberleşmeyi sağlamak amacıyla il genelinde bulunan, kamuya açık ve birbirinden bağımsız market, büfe, kırtasiye, lokanta vb. gibi sair işletmelerde kurulu bulunan, ücret karşılığı kullanılan sabit hat ve ankesörlü hatları kullandıklarına ilişkin bilgilere ulaşılması üzerine, il genelinde ve il dışında faaliyet yürüten sabit/ankesörlü telefonlara yönelik olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Sulh Ceza Hakimliğinden;
Taç Büfe isimli iş yerine ait 0326 613 76 33 numaralı sabit hat, Karatepe Büfe isimli iş yerine ait 0312 419 58 73 numaralı sabit hat ve İsimsiz Büfe isimli iş yerine ait 0312 232 21 72 numaralı sabit hatlara yönelik İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 06.03.2018 tarih ve 2018/1362, Gazete Bayii isimli iş yerine ait 0212 955 04 35 numaralı sabit hatta yönelik İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliğinin 03.04.2018 tarih ve 2018/1883,
Değişik İş sayılı kararlar ile, CMK"nın 135/6. maddesi gereğince iletişimin tespiti kararları alındığı, bu kararlara dayanılarak (HTS) kayıtlarının incelenmesinde (soruşturma konusu suç ile ilgileri bulunmayan üçüncü kişilere ait veriler ayıklanarak);
Üsteğmen olarak görev yapan sanığın babası adına kayıtlı ancak kendi kullanımında olan 0507 469 76 19 GSM nolu hattının;
İstanbul il merkezinde bulunan Gazete Bayii isimli iş yerine ait 0212 955 04 35 numaralı sabit hattan 02.11.2013 tarihinde ... (asker-hava harp okulu 4. sınıf terk) isimli askeri personelle 3 kez aranarak 0 saniye, Ankara ilinde bulunan Karatepe Büfe isimli iş yerine ait 0312 419 58 73 numaralı sabit hat ile 27.04.2013 tarihinde iki kez aranarak 37 ve 0 saniye, İsimsiz Büfe isimli iş yerine ait 0312 232 21 72 numaralı sabit hat ile 02.09.2017 tarihinde bir kez aranarak 116 saniye, Hatay/İskenderun ilçesinde bulunan Taç Büfe isimli iş yerine ait 0326 613 76 33 numaralı sabit hat ile 01.09.2012 tarihinde bir kez 0 saniye, 07.09.2012 tarihinde bir kez 0 saniye, 10.09.2012 tarihinde bir kez 70 saniye, 06.09.2015 tarihinde bir kez 45 saniye, 14.09.2015 tarihinde iki kez 0 saniyelik görüşmeler yapıldığı, görüşmelerin mesai saati bitimi ya da mesai saati bitimine çok yakın zamanlarda gerçekleştirildiği,
Tespit edilmiştir.
Sanık, aşamalarda alınan savunmalarında, söz konusu aramalara ilişkin makul bir açıklama getirememiştir.
Tüm bu açıklamalar karşısında dosya kapsamında somut olay irdelendiğinde;
Hukuka uygun olarak elde edilen (HTS) kayıtlarının incelenmesinde,“sanığın babası adına kayıtlı ancak kendi kullanımında olan 0507 469 76 19 GSM nolu hattının; İstanbul il merkezinde bulunan “Gazete Bayii”, Ankara il merkezinde bulunan “Karatepe Büfe ve İsimsiz Büfe”, Hatay/İskenderun ilçesinde bulunan “Taç
Büfe” isimli iş yerlerinde bulunan ve ücret karşılığı kullanıma sunulan (4) ayrı sabit hatlı telefondan, (01.09.2012 – 02.09.2017) tarihleri arasında (1) kez askeri personelle ardışık, toplam (8) kez tekil olarak arandığının”, anlaşılması karşısında, arama sayısı, aramaların periyodik olması, aramaların gerçekleştirildiği zaman, konuşma süreleri, sanığın farklı sabit hatlardan aranması, aranmaların makul görünmemesi nazara alındığında, sanığın örgütün iletişim metotlarından olan “ankesörlü/sabit hatlardan aranma” gizli iletişim sistemine dahil olduğu, yine yargılamada tanık olarak dinlenen ... ve ...’un beyanlarında “ sanığın örgüt evinde askeri okullara hazırlandığı” şeklindeki söylemleri de dikkate alındığında, mahkemenin sanığın örgüt üyesi olduğuna ilişkin kabulünde bir isabetsizlik olmadığı, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 16. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.