15. Hukuk Dairesi 2017/2789 E. , 2018/884 K.
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, Büyük ... Festivali kapsamında yapılan iş bedelinin tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâline ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilince temyiz olunmuştur.
Davacı vekili, 16.06.2013 tarihinde açılışı yapılan Büyük ... Festivali organizasyonu içerisinde yer alan davalı ..."nün tanıtım çadırının içinde ve dışında bulunan stantların inşaası ve çadırın etrafının giydirilmesi işini üstlendiğini, çadırın içerisinde yapılan bütün işler için davalı idarenin direktifleri doğrultusunda davalının taşeronu olan E-Kent firması ile KDV dahil 150.000,00 TL bedelli sözleşme yapılmasına rağmen KDV dahil 140.000,00 TL"nin E-Kent"den tahsil edildiğini, çadırın dışında yapılacak işler ile ilgili olarak taşeron şirketin başka ödeneğinin olmadığı ve yapılacak işlerin ikinci bir firmaya fatura edileceğinin belirtildiğini, bu işlerin 20.000,00 TL + KDV olup, tanzim edilen 15.07.2013 tarihli faturanın davalıya gönderilmesine ve faturaya itiraz edilmemesine karşın ödenmediğini, başlatılan takibe de itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptâlini ve takibin devamı ile inkâr tazminatının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, faturanın kayıtlarına girmesine karşın 23.07.2013 tarihinde iade edildiğini, davacı ile aralarında hiçbir akdî ilişkinin bulunmadığını, dava dilekçesinde belirtilen E-Kent firması ile müvekkili arasında anlaşma bulunmadığını, bu firmanın Büyük ... Festivali"nde müvekkilinin de içinde bulunduğu çadırda kendi ürünlerini tanıttığını, davacı ile E-Kent arasında yapılan sözleşmenin kendilerini bağlamayacağını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan işin kanıtlandığı, yazılı sözleşme ilişkisi bulunmamakla birlikte, çadırı kiralayan ... olup, kiralanan çadırın davalı tarafın kullanıldığı ve bağlantısının bulunduğu, çadır dışı işlerin tamamında davalı kurumun isminin yer aldığı ve işlerin yapılmasına davalının karşı çıkmadığı, taraflar arasında zımnen de olsa bir sözleşme ilişkisinin kurulduğu sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı iş bedeli karşılığı düzenlediği faturanın davalıya tebliğ edildiğini, ancak bedelin ödenmemesi üzerine takip başlattıklarını ileri sürerek, takibe yönelik itirazın iptâlini talep etmiştir. Davacı taraf takibe dayanak olarak düzenlediği faturayı göstermiş ve 24.780,00 TL için itirazın iptâlini istemiştir. Davacı yüklenici vekili çadırın içinde bulunan işlerle ilgili olarak
E-Kent firması ile sözleşme imzaladığını ve bedelini tahsil ettiğini, çadır dışında yapılan işlerle ilgili olarak da, davalı iş sahibince bir ödeme yapılmadığını bildirmiştir. Ne var ki, davacı ile davalı arasında sözleşmenin bulunduğu kanıtlayamamıştır. Faturanın düzenlenmesi ve tebliği tek başına sözleşmenin bulunduğunu kanıtlamaz. HMK"nın 200. maddesi uyarınca miktar itibariyle sözleşme ilişkisinin yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Yine davacı ile dava dışı E-Kent arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu dosyada bulunan sözleşme örneğinden anlaşılmaktadır. Esasında E-Kent tarafından yazılan 05.11.2014 tarihli yazı içeriğinden, yapılan imalâtları karşılığı 140.007,00 TL ödeme yapıldığı bildirilmiştir. Her ne kadar davacı vekili çadırın dışında kalan imalât bedellerini istediğini ileri sürmüşse de, davalı iş sahibi ile aralarında bir sözleşmenin varlığını kanıtlayamadığı gibi, TBK"nın 129. maddesi anlamında bir taahhüt de mevcut değildir. Davacı bu hususu kanıtlayamamış ise de, TBK"nın 526 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca da bir değerlendirme yapılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, aralarında reklam ve tanıtım konusunda uzman ve mali müşavir bilirkişinin de bulunduğu 3 kişilik bir bilirkişi heyeti oluşturulmak suretiyle davacının düzenlediği faturadaki işleri ile yapılan işler karşılaştırılmak suretiyle davacının çadırın dışında yapmış olduğu imalâtlarla ilgili olarak davacı ile dava dışı E-Kent firması arasında yapılan sözleşme kapsamında kalıp kalmadığını araştırmak ve söz konusu imalâtlar bu sözleşme kapsamında kalıyor ise, davayı reddetmek, sözleşme kapsamı dışında kalan işler yönünden ise, vekâletsiz iş görme hükümlerine göre değerlendirme yapılarak, yapılan bu işlerin işsahibi olan davalının yararına olup olmadığını belirleyip, işsahibinin yararına ise, yapıldığı yıl itibariyle mahalli piyasa rayici ile yapılan işi hesaplattırıp piyasa rayici içerisinde KDV"de bulunduğundan ayrıca KDV ilave etmeden bulunacak bedel üzerinden itirazın iptâline karar vermek, alacak yargılamayı ve hesaplamayı gerektirdiğinden İİK"nın 67/II. maddesi koşulları oluşmadığından icra inkâr tazminatı isteminin reddine karar vermekten ibaret olmalıdır.
Bu husus gözetilmeden karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 12.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.