15. Hukuk Dairesi 2019/2887 E. , 2020/413 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı, icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 06.12.2017 tarih, 2016/2309 Esas ve 2017/4297 Karar sayılı kararı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, takibin 16.123,54 TL alacak bakımından devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde karar temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde; asfalt kaplama işinin sözleşmeye uygun olarak yapılıp teslim edildiğini, 1.145.741,97 TL iş bedeli alacağının tahsili için icra takibine girişildiğini, takipten sonra asıl alacak miktarı ödenmiş olsa da borcun, icra masrafları, vekâlet ücreti ve diğer kalemler bakımından devam ettiğini ileri sürerek, 63.029,94 TL bakımından icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş, 10.10.2014 havale tarihli dilekçesi ile 42.945,83 TL vekâlet ücreti ve 5.757,70 TL icra masrafı olmak üzere toplam talebinin 48.703,51 TL olduğunu belirtmiştir.Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 11/4. maddesine göre; borçlu ödeme süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek ücretin dörtte üçü takdir edilir. İcra takibinden sonra ve ödeme süresi geçmeden önce borcun tamamı ödenmediğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 11/4. maddesi gereğince alacaklı tarifeye göre belirlenecek ücretin tamamına hak kazanır ise de; davacı vekili 10.10.2014 havale tarihli dilekçesi ile ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 22.08.2014 tarih, 2014/222 Esas ve 2014/203 Karar sayılı kararında belirtildiği gibi 42.945,83 TL vekâlet ücreti ve 5.757,70 TL icra masrafı olmak üzere toplam talebini 48.703,51 TL’ye indirdiği ve bu talebiyle bağlı olduğundan davacı alacağının hesaplanmasında icra vekâlet ücretinin 42.945,83 TL olduğunun kabulü zorunludur. Bu durumda mahkemece, icra vekâlet ücretinin 42.945,83 TL olacağı dikkate alındığında davacı alacağı, nitelikli hesaplamalar bilirkişisi ... tarafından 2. bilirkişi raporuna ek olarak düzenlenen 11.04.2019 havale tarihli ek rapordaki ikinci hesaplamaya göre 1.797,13 TL olacağından davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken davacının 10.10.2014 havale tarihli cevaba cevap dilekçesi gözden kaçırılarak yazılı miktarda kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 12.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.