13. Hukuk Dairesi 2015/14835 E. , 2017/6876 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 08.07.2014 tarihinde davalı ... Oto Kir. Tur. Mot. Ar. İnş. Gıda. Ltd. Şti."den ... ... marka 2014 model ... plakalı aracı sıfır kilometre olarak satın aldığını, aracı teslim aldıktan bir hafta sonra motor arıza ışığı yandığını ve servise götürdüğünü, servis elemanları tarafından önemli bir şey olmadığı söylenerek aracın tarafına teslim edildiğini, 11.08.2014, 29.08.2014 ve 20.10.2014 tarihlerinde de aracında arızalar meydana geldiğini, aracı satın alındıktan sonra kısa bir zaman içinde defalarca arızalandığını, aracın ayıplı olduğunu belirterek, 2014 model... plakalı ayıplı aracın davalılara iadesine ve ayıpsız misli ile değiştirilmesine, olmadığı takdirde ayıplı aracın davalılara iadesi ile 50.192,84-TL araç bedelinin satış tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davanın tüketici mahkemesi sıfatıyla açıldığı ve harç alınmadığı, tensip zaptının 3 nolu kararında davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verildiği görülmekle; davaya ... Mahkemesi Sıfatıyla bakıldığının yazılmamış olması mahallinde her zaman düzeltilecek nitelikte, maddi hataya dayalı olduğu anlaşıldığından bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.
2-Davacı, satın aldığı aracın kısa zaman aralıkları içinde arızalandığını, dava konusu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, aracın ayıpsız misli ile değişimini, olmadığı takdirde ödediği bedelin iadesini istemiş, davalılar davanın reddini dilemişler, mahkemece; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve bu kanununa dayalı olarak çıkarılan ... Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca değerlendirme yapıldığı belirtilip, arıza olarak şikayetçi olunan konularda aracın tamirinin yapılarak davacıya teslim edildiği, arızaların her seferinde farklı bir parçadan oluştuğu ve arızanın her seferinde garanti kapsamında yapıldığı, davacının bu araç ile kaza geçirdiği ve kaza geçirdikten sonra aracın ayıplı olduğu iddiası ile dava açtığı gerekçesi ile bilirkişi raporunun aksine davanın reddine karar verilmiştir.
Eldeki davanın 16.12.2014 tarihinde açıldığı ve taraflar arasındaki sözleşmenin 08.07.2014 tarihinde akdedildiğinden 6502 sayılı yasaya tabi olduğu, somut olayda 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve bu kanununa dayalı olarak çıkarılan ... Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik hükümlerinin uygulanma imkanı bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece yapılması gereken iş, tüm servis raporları getirtilerek konusunda uzman bilirkişiden tarafların iddia ve savunmalarını karşılayan Mahkeme, taraf ve Yargıtay denetimine açık, ayrıntılı rapor aldırılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen hususun açıklanan nedenle bozma sebebi yapılmamasına, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.