13. Hukuk Dairesi 2015/42666 E. , 2018/4188 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, çocukları olan ..."in 29.06.2005 tarihinde ..../... adresindeki davalı şirketin sahibi diğer davalının genel müdürü olduğu .....otelinin havuzunda boğularak vefat ettiğini, davaya konu üzücü olayın meydana gelmesinde davalıların asli ve tam kusurlu olduğunu, davalılara ait otelin havuzunu kontrol edecek bir cankurtaran bulunmadığı gibi 5 yıldızlı bir otelde bulunması gereken doktor, sağlık ekibinin de olay anında tam ve eksiksiz olarak hazır bulunmadığını, otele gelen ambulansta doktor da bulunmadığı için ilk müdahalelerin yetkisiz kişiler tarafından yapıldığını, davacıların tek çocuklarının gözlerinin önünde boğularak vefat etmesi nedeni ile davacıların ağır maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek; her bir davacı için 20.000,00 TL maddi 50.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 140.000,00 TL"nin olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacıların davalı şirkete ait otelde tatil amaçlı konakladıkları sırada çocuklarının havuzda vefat etmesi sebebiyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı şirket tarafından sunulan “otel konaklama” hizmeti sırasında meydan gelen ölüm olayı ile ilgili taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı Yasanın 23.maddesinde bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda, mahkemece, uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile görülmesi gerekirken, Asliye Hukuk Mahkemesi Sıfatı ile görülüp sonuçlandırılarak işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 1.031,13 TL harcın istek halinde davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.