13. Hukuk Dairesi 2019/5969 E. , 2019/13103 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının dava dışı ...’den satın aldığı mobilya ürünlerinin bedeli karşılığı her biri 6.800,00 TL bedelli olmak üzere, 30.10.2002, 30.11.2002, 30.12.2002 ve 30.01.2003 vade tarihli senetler verdiğini, dava dışı ...’den bu bonoları temlik aldığını, bonolarda yazılı bedellerin tahsili amacıyla davalı ve dava dışı ... ... aleyhine ... 9. İcra Müdürlüğü’nün 2011/12145 E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takip dosyasında davalı hakkındaki takip yönünden tefrik kararı verilerek dosyanın Kulu İlçesi’ne gönderildiğini ve Kulu İcra Müdürlüğü’nün 2013/415 E. sayılı dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiş, davacının kötüniyetli takip başlattığından bahisle davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, mobilya satışı karşılığı verildiği ileri sürülen ve temlik alınan bonolarda yazılı bedellerin tahsiline yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibine konu bonolar incelendiğinde, borçlusunun davalı ... olduğu, dava dışı ... ...’nın ise bonolara kefil sıfatıyla imza attığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından, temlik alınan bonolara dayalı olarak davalı ... ve dava dışı Halil ... aleyhine ... 9. İcra Müdürlüğünün 2011/12145 E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatılmış, davalı ...’in yetki itirazında bulunması üzerine bu borçlu hakkındaki takip yönünden tefrik kararı ile birlikte yetkisizlik kararı verilerek dosya yetkili icra dairesine gönderilmiş ve yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrine davalı yasal süresi içerisinde itiraz etmiş, icra dairesince de takibin durdurulmasına karar verilmiş, bu sırada dava dışı kefil tarafından takip dosyasına konu borç ferileri ile birlikte ödenmiştir. Mahkemece, bonolara kefil sıfatıyla imza atan dava dışı kefil tarafından ... 9. İcra Müdürlüğünün 2011/12145 E. sayılı dosyasına konu borcun tüm ferileri ile birlikte ödendiği ve dosyanın infaz edildiğigerekçe gösterilmek suretiyle davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderlerinden davalı tarafın sorumluluğuna karar verilmiştir.
Somut olayda uyuşmazlık, bonoda adı yazılı dava dışı kefil tarafından takibe itiraz edilmemesi ve ödeme yapılması halinde asıl borçlu davalı yönünden itirazın iptali davasının konusuz kalıp kalmayacağı noktasında toplanmaktadır. İtirazın iptali davaları, takip talebine sıkı sıkıya bağlı olup takip tarihindeki haklılık durumuna göre sonuçlandırılır. Dava dışı kefil tarafından icra dosyasına yapılan ödeme davalı asıl borçlunun rızasıyla yapılmadığı gibi davalı yapılan yargılama süresince borçlu olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Hal böyleyken mahkemece, işin esasına girilerek tarafların haklılık durumu dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.