13. Hukuk Dairesi 2016/2390 E. , 2018/2529 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... 1.İcra Müdürlüğü’nün 2014/3509 esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrine kısmen itiraz etmeyi ihmal ettiğini, bu borç nedeniyle maaşına haciz konulduğunu,gerçek borçlu olan Bayram Sel"e sadece ısı ve derin dondurucudan dolayı kefil olduğunu, 8.100,00 TL’ye kefil olmadığını tüm bu nedenlerle gerçek borcunun tespiti ile haksız şekilde ödediği paranın iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile ... 1.İcra Müdürlüğü"nün 2014/3509 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibe konu alacağın 3.100,00 TL’lik kısmından sorumlu olduğunun, geri kalan kısmından kefil sıfatıyla davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, menfi tespit istemiyle eldeki davayı açmıştır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan yasanın 3/d maddesinde, "hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet" olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tarafların iddialarına göre ... ve ... marka ısı ile ... marka derin dondurucu alımına ilişkin olduğuna göre taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı, buna göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Mahkemece tüketici mahkemesinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda bir numaralı bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, iki numaralı bent gereğince davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.