Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/24101
Karar No: 2018/3128
Karar Tarihi: 15.03.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/24101 Esas 2018/3128 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/24101 E.  ,  2018/3128 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
    İHBAR OLUNAN : ...

    Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, 2013 yılı Ocak ayında iş yerinde kullanmak üzere nakış makinesi satın aldığını, ancak makinenin arızalı çıkması nedeni ile düzenli nakış yapamadığını, servisin telefonda yönlendirmesi ile makineyi çalıştırmaya çalıştıklarını, satıcının yönlendirmesi ile İzmir"den usta geldiğini, ancak tamir edilemediğini, 4 ay süre ile makineyi kullanamayınca delil tespiti yaptırdığını ve alınan bilirkişi raporu ile makinenin arızalı olduğunu tespit edildiğini ileri sürerek davalıya ödediği 5.750,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini, halen davalıda bulunan ve icraya konulmamış olan toplam 8.550,00 TL bedelli 7 adet bononun icraya konulmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, icraya konulan toplam 4.250,00 TL tutarlı bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile bu bonoların iptalini istemiş; bilahare icra yolu ile ödediği bedellerin istirdadını istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile taraflar arasındaki sözleşmenin iptaline, 5.750,00 TL"lik ödemenin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine, dava açıldıktan sonra haciz baskısı altında ödenen 8.020,00 TL"nin ödeme tarihi olan 24.10.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdadına ve davacıya iadesine, davacının ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2013/9250 Esas ve ... 14. İcra Müdürlüğünün 2013/13123 Esas sayılı dosyalarından borçlu olmadığının tespitine, davalı elinde bulunan 08.01.2013 tanzim ve 10.11.2013 vade tarihli 1.200,00 TL 08.01.2013 tanzim ve 10.12.2013 vade tarihli 1.200,00 TL 08.01.2013 tanzim ve 10.01.2014 vade tarihli 1.200,00 TL bedelli bonolardan borçlu olmadığının tespiti ile bu bonoların iptaline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı, eldeki davada işyerinde kullanmak üzere davalıdan aldığı nakış makinesinin ayıplı olduğunu ileri sürerek ödediğinin iadesini, davalı elinde bulunan 7 adet bono hakkında icraya konulmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, icraya konulan bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitini ve bu bonoların iptalini istemiştir. Davalı davalının reddini dilemiş; Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; dosya kapsamından davacının esnaf mı tacir mi olduğu anlaşılamadığı gibi mahkemece, bu yönde bir araştırma yapılmaksızın davaya ticaret mahkemesi sıfatı ile bakılmıştır. Davanın taraflarından olan davalı tacir ise de dava, TTK"da yer alan mutlak ticari davalardan değildir. Bu itibarla davanın görülmesi gereken mahkemenin davacının sıfatına göre belirlenmesi gerekir. 6102 sayılı TTK"nın 6335 sayılı kanunla değişik 5.maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılmış görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev 6100 sy HMK"nın 1. maddesi hükmü gereği kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmelidir. Bu durumda mahkemece, davanın mutlak ticari dava olmadığı gözetilerek davacının esnaf mı tacir mi olduğu hususu araştırılarak davacının esnaf olduğunun anlaşılması halinde davaya asliye hukuk mahkemesi olarak bakılması, davacının tacir olduğunun tespiti halinde ise davaya ticaret mahkemesi sıfatı ile bakılması gerekirken, eksik inceleme ile ticaret mahkemesi sıfatı ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Kabule göre de; davacı, dava dilekçesi ile davalının elinde bulunan 7 adet bononun icraya konulmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiş, talebinin kabul görmemesi nedeni ile bilahare bu bonolardan 4 tanesi icra takibine konu edilmiştir. Davalı elinde kalan 3 adet bono hakkında ise sonradan usulünce ıslah yapılmadığı halde Mahkemece iptal kararı verilmiştir. 6100 sayılı HMK.’nun “taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26/1 maddesinde hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Mahkemece, taleple bağlılık ilkesi ve usulünce yapılmış bir ıslah da bulunmadığı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu 3 bono hakkında da iptal kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    3-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi