(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi 2016/17691 E. , 2019/12615 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, dava dışı ... ... ... Turizm San. Tic. A.Ş. ile imzalanan 26.08.2008 tarihli taşınmaz satış sözleşmesi ile "Binbirevler Projesi" bünyesinde yapımı planlanan A2 Blok 41 nolu dairenin 212.192,00-TL bedelle alımı hususunda anlaştığını ve haricen 76.818,00-TL ödemede bulunduğunu, satımı vaad edilen konutun teslim edilmediğini, gayrimenkulün inşa edileceği arsanın maliki ... Yapı İnşaat Taahhüt Turizm San. ve Tic. A.Ş. ile dava dışı ... ... ... Turizm San. Tic. A.Ş. arasında yapılan inşaat sözleşmesinin Beyoğlu 5. Noterliği"nin 18.12.2008 tarih ve 128978 yevmiye numaralı fesihnamesi ile feshedildiğini, bu nedenle dava dışı ... ... ... Turizm San. Tic. A.Ş. ile arasındaki sözleşmenin ... 4. Tüketici Mahkemesinin 2010/1011 esas, 2012/159 karar sayılı kararı ile feshedildiğini, 50 adet senet karşılığı 212.192,00-TL borçlandırıldığını, ancak mevcut konutun tarafına teslim edilmediğini, senetlerin iade edilmediğini, 3. şahıslara ciro edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalılara borçlu olmadığının tespiti ile davalılar yönünden hangisinin ne miktar senedi tahsil ettiği bilinmediği HMK 107. maddesi uyarınca belirsiz alacağının tespiti ile her bir davalıdan belirlenen alacağın tahsiline karar verilmesini ve belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.754,00-TL"nin tahsil tarihinden itibaren işleyecek avas faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki dava ile dava dışı ... ... ... Turizm San. Tic. A.Ş. ile imzaladığı taşınmaz satış sözleşmesinin feshedildiğini, sözleşme nedeni ile düzenlenen senetlerin iade edilmeyerek 3. şahıslara ciro edildiğini ileri sürerek, davalılara borçlu olmadığının tespiti ile davalılar tarafından tahsil edilen miktarın tarafına iadesini istemiş; davalılar ise, dava konusu senetlerin dava dışı ... ... ... Turizm San. Tic. A.Ş. ile aralarındaki ticari ilişki nedeni ile anılan şirket tarafından borcun ifası için verildiğini, davacı ile aralarında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, "davacı her ne kadar konut almak amacıyla verdiği senetlerin nama yazılı olması gerektiği halde buna aykırı davranıldığı, senetlerin ciro edildiği ve 3. şahıslara ödeme yapmak zorunda kaldığı, yasa gereği geçersiz kabul edilmesi gereken senetler yönünden davalılara borçlu olmadığının tespitini talep etmiş ve böyle olduğu da dosya kapsamından anlaşılmış olmakla birlikte, davacının davalı DTV"ye son ödeme tarihinin 16.12.2009 olduğu, diğer davalı Daça"ya ise 16.09.2009 olduğu ve ödediği bedellerden şimdilik 2.754,00-TL"nin tahsilini talep ettiği, daha sonra davasını ıslah ettiği anlaşılmakta ise de davanın açılış tarihi 17.05.2013 tarihi olup son ödeme tarihinden itibaren 1 yıldan fazla zaman geçmiş olması nedeniyle davanın reddine" şeklindeki gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de, dosya kapsamından davacı aleyhine davalılarca yapılan icra takibi bulunmadığı gibi davacının yaptığı ödemelerinde icra dosyasına değil bankalar aracılığıyla davalılara yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de dosya kapsamına göre somut olayda İ....nun 72/7 maddesinde yazılı şartlar oluşmamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece davacının genel zamanaşımı süresi içerisinde menfi tespit ve istirdat davası açmasının mümkün olduğu gözetilerek ve davanın süresinde açıldığı kabul edilerek işin esasına girilip taraf delilleri değerlendirilerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.