13. Ceza Dairesi 2016/6729 E. , 2016/10933 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık ... ..."nın yokluğunda kurulan 15/03/2007 tarihli hükmün yasa yolu açıklamasında, temyiz sürenin başlangıcı konusunda “tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde” yazılmak suretiyle yanıltıcı ifadenin kullanıldığı anlaşıldığından, sanığın vasisinin sonradan vekaletname vermek suretiyle yetkili kıldığı müdafinin temyiz isteminin süresinde olduğu değerlendirilerek, eski hale getirme talebinin kabulü ile yapılan temyiz incelemesinde;
I-Sanık ... ... hakkında başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Kurulan hükümde TCK’nın 268/1. maddesinin "258" olarak yanlış yazılması, yerinde düzeltilmesi olanaklı yazım hatası kabul edilmiştir.
Sanığın eylemine uyan TCK’nın 268/1. maddesi yollamasıyla 267/1. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçu aynı Yasanın 66/1-e ve 67/2 maddelerine göre hesaplanan 8 yıllık dava zamanaşımına bağlı olup, mahkumiyet hükmünün kurulduğu 15/03/2007 tarihinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar bu sürenin geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II-Sanık ... ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususu infaz aşamasında resen dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın müştekinin cüzdanını çalmasından sonra farkedilmesi üzerine, çalınan cüzdanın müşteki tarafından geri alınarak sanığın yakalanması karşısında; eyleminin teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle TCK"nın 35. maddesinin uygulanmayarak fazla cezaya hükmedilmesi,
2-... Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.