13. Ceza Dairesi 2015/3032 E. , 2016/6555 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Duruşmanın öne alınarak, katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan doğrudan zarar görmüş bulunan müşteki ... .... vekilinin yokluğunda karar verilip bu nedenle davaya katılmak isteyip istemediği de sorulamamış ise de; 5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyiz etmeye hakkı bulunan müşteki kurum vekilinin temyiz dilekçesinden davaya katılma iradesinin bulunduğu anlaşılmakla davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
1-Ceza Yargılama Yasasında mahkemeye gelmemiş sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak öngörülen 5271 sayılı CMK"nın 193/2. maddesinin "ilk bakışta eylemin suç oluşturmayacağı ve derhal beraat kararı verilebilecek" hâllerle sınırlı olarak uygulanabileceği, bu hâller dışında mutlaka sanığın sorgusunun yapılmasının gerektiği gözetilmeyip, sanığın savunması yöntemince saptanmadan hüküm kurulması,
2-Hakkında kayıtsız olan sayaçtan elektrik kullandığına dair tutanak düzenlenen sanığın suça konu yerde ne kadar süredir ikamet ettiğinin ve dava konusu tutanak itibariyle suça konu sayacı kullanım süresinin belirlenmesinin ardından, evde kullanılan sayacın tüketimi eksik gösterip göstermediği veya tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde sayaca müdahale edilip edilmediğinin tespit edilebilmesi için; sanığın suça konu evde halen ikamet ediyor olması durumunda; keşif yapılıp, söz konusu evdeki elektrikli aletlerin durumu itibariyle kurulu güç ve mümkün olduğu taktirde de faaliyet durumuna göre bu aletlerin çalışma süreleri belirlenip böylece söz konusu dönemde normal kullanıma göre tüketilebilinecek ortalama elektrik miktarı bilirkişiye hesaplattırıldıktan sonra bulunacak değerin suça konu sayaçtan geçirilen tüketim miktarıyla uyumlu olup olmadığı ve tutanak öncesi tüketimlerle tutanak sonrası tüketimler arasında fark oluşup oluşmadığı; sanığın suça konu evde halen ikamet ediyor olmaması durumunda ise; tespit tutanağında belirtilen devreden geçen akım miktarına göre yine tespit tutanağında belirtilen endeks değerinin uyumlu olup olmadığı ve usulsüz kullanım bedeli konusunda teknik bilirkişiden rapor alınıp sanığın karşılıksız yararlanma kastıyla hareket edip etmediği bu suretle tespit edildikten sonra hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Alınan bilirkişi raporu sonucunda, sanığın karşılıksız yararlanma kastıyla hareket ettiğinin tespiti halinde, 02.07.2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkındaki” Kanun’un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkrası hükümleri birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dâhilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanığı hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi olduğu gözetilerek, sanığa bilirkişi tarafından normal tarifeye göre hesaplanacak olan cezasız kaçak kullanım bedelini ödeyerek şikayetçi kurumun zararını gidermesi halinde 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine dair bildirimde bulunularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz talebi yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13/04/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.