12. Ceza Dairesi 2019/6161 E. , 2020/2503 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın TCK"nın 89/1, 89/2-b-e, 62/1, 52/2-3-4. maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar ve sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
Olay günü saat 05:40 sularında, sanıklardan ..."nün yetkili temsilcisi ve işveren vekili olduğu Panda Alüminyum isimli fabrikada makina operatör yardımcı olarak çalışan katılanın, kendi çalıştığı alüminyum inceltme makinasının merdane kısmını değiştirilmesi işlemi sırasında kullanılacak takozları almak için dosya sanıklarından ..."in operatörlüğünü yaptığı diğer alüminyum inceltme makinasının yanına gittiği, katılanın yanına gittiği ve operatörlüğünü sanık ..."ın yaptığı makinanın bu esnada çalışmaya devam ettiği, katılanın çalışmaya devam eden makinanın yanında eğilerek takozu almak için hamle yaptığı esnada, üzerine giymiş olduğu montun çalışan makinanın silindiri arasına sıkıştığı ve yere düşen katılanın hayati tehlike geçirecek ve 5. Dereceden kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı olaya ilişkin; dosya kapsamında bulunan evraklardan katılana 24/06/2013 tarihinde operatör yardımcı sıfatıyla oryantasyon eğitimi verildiği, bu eğitim kapsamında katılanın "iş tanımı, iş sağlığı ve güvenliği, makina bilgisi" ve benzeri konularda bilgilendirildiği, yine katılanın 21/08/2013 tarihinde "iş sağlığı ve güvenliği, çalışma mevzuatı" konulu eğitime katıldığı, bunlarla beraber kaza tarihinden önce kazanın meydana geldiği iş yeri bünyesinde "emniyet talimatı", "risk değerlendirme raporu" ve "acil eylem planı"nın hazırlatıldığı, mahkemece yapılan keşfi takiben düzenlenen 24/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda sanıklardan ..."nün "iş yerinde gerekli denetim ve kontrol mekanizmasını oluşturmadığı, katılanın emniyetsiz şekilde çalışmasına engel olmaması" ve benzeri sebeplerle, diğer sanık ..."in ise "gerekli dikkat ve özeni göstermemesi" sebebiyle meydana gelen neticede sorumlu oldukları belirtilmişse de dosya kapsamında bulunan ve 27/08/2013 tarihinde katılan tarafından bizzat imzalanan "Folyo Hadde 1-2-3 Eminyet Talimatı" başlıklı evrakta, katılanın yaralanmasına sebebiyet veren alüminyum folyo inceltme makinasının çalışma prensibinin ve bu makinanın çalışması esnasında dikkat edilecek hususların açıkça belirtildiği, bununla beraber 5 ayı aşkın süredir aynı iş yerinde çalışan katılanın işçinin çalışır durumda bulunan makinanın yanına risk oluşabilecek şekilde girilmeyeceğini bilecek durumda olduğu, meydana gelen neticenin bizzat katılanın dikkatsiz ve özensiz davranışından kaynaklandığı gözetilmeden, oluşa uygun düşmeyen yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek sanıkların beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ve sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA; 09/03/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
Muhalefet Şerhi:
09.03.2020 gün ve 2019/6161 esas 2020/…. sayılı karar ile ilk derece mahkemesince tecziyesine karar verilen sanık ...’in beraatine dair çoğunluğun görüşüne aşağıdaki sebeplerden dolayı katılmıyorum.
Kahramankazan Asliye Ceza Mahkemesi 22.1.2015 gün ve 2014/322 E – 2015/640 sayılı karar ile sanıkların taksirle yaralamaya sebebiyet verdiklerinden dolayı mahkumiyetlerine karar vermiş.
Söz konusu kararın Yargıtay 12. Ceza Dairesinde temyiz incelemesinde “……….. meydana gelen neticenin bizzat katılanın dikkatsiz ve özensiz davranışından kaynaklandığından ……...” bahisle sanık ...’in meydana gelen yaralamalı olayda kusurunun bulunmamasından beraatine karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle oyçokluğuyla mahkumiyet kararırın bozulmasına karar verilmiş.
Sanık ... Alüminyüm isimli iş yerinin yetkili temsilcisi ve işveren vekili sıfatındadır.
Sanık ...’in iş yerinde alınması zorunlu güvenlik tedbirleri bakımından yeterli dikkat ve özen göstermediği dosya içerisinde bulunan soruşturma aşamasında çekilen fotoğraflarla kovuşturma aşamasında yapılan keşifte çekilen fotoğraflarda çok açık bir şekilde görülmektedir.
Soruşturma aşamasında söz konusu yaralanmanın meydana geldiği makinaya geçişi engelleyecek hiçbir engel bulunmamakta sadece alelade geçmeyi engelleyemeyecek şekilde bir zincir çekildiği fotoğraflarda çok açık bir şekilde görülmektedir.
Kovuşturma aşamasında yapılan keşifte çekilen fotoğraflarda ise geçmeyi engelleyecek metal bir kapı konularak bu makinaya geçmenin engellediği hatta mümkün olmadığı görülmektedir.
Bu şekilde bir engel konulsa ve katılan buradan geçseydi kendi kusuru diyebilirdik.
Ayrıca daha önemlisi yine soruşturma aşaması ve kovuşturma aşamasında çekilen fotoğraflarda bir eksiklik daha saptanmıştır. Bu eksiklik kazanın olduğu makinanın hareketli milinde koruyucu saç hususudur.
Soruşturma aşamasında çekilen fotoğrafın olduğu ve montun sıkıştığı makinanin hareketli milinde koruyucu saç bulunmadığı görülmektedir.
Kovuşturma aşamasında keşifte çekilen fotoğrafta ise aynı makineye geçmeyi engelleyen metal kapının konulduğu gibi makinanın hareketli miline koruyucu sac konulduğu görülmektedir.
Yani katılan makinaya geçse bile makinanın hareketli milinde koruyucu sac olsaydı katılanın montu bu makinaya sıkışmayacaktı.
Sanık ... iş yerinde yeterli iş güvenliği tedbirlerini almamış, katılanın emniyetli bir şekilde çalışmasını sağlamamıştır. Iş yerinde denetim ve kontrol mekanizmasını kurmamış, denetim ve gözetim görevini yerine getirmemiştir.
Söz konusu bu tespitler 23.10.2015 tarihinde yapılan keşifte birkişiler tarafından tespit edilmiş ve 24.11.2015 tarihli bilirkişi raporunda da çok açık bir şekilde anlatılmış, dolayısıyla sanık ... asli kusurlu bulunmuştur.
Açıkladığım bu sebeplerden dolayı sanık ...’in cezalandırılması gerektiği düşüncesiyle, mahkemenin mahkumiyet kararının onanması gerektiği düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun sanık ...’in beraat etmesine ilişkin kararına saygılarımla katılmıyorum.