Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2104
Karar No: 2020/2663
Karar Tarihi: 11.03.2020

2863 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/2104 Esas 2020/2663 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, Şanlıurfa'da tescilli arkeolojik sit alanında bulunan ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait olan bir taşınmazda izinsiz bir temel inşa etmiştir. Yapılan keşif sonucu bu faaliyetin sit alanının bütünlüğüne zarar verdiği tespit edilmiştir. Sanık 2863 sayılı kanuna aykırılık suçundan mahkum edilmiş ve bu karar temyiz edilmiştir. Ancak, mahkeme kararında 3 eksiklik bulunmuştur ve bu nedenle karar bozulmuştur. Sanık hakkında verilen hapis cezasının TCK'nın 51. maddesi gereği ertelenmesi ile ilgili karar hükmün gerekçesiyle çelişmektedir. Ayrıca, TCK'nın 53. maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi iptal kararı göz önünde bulundurulmamıştır. Bu nedenle hüküm isteme aykırı olarak bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 2863 sayılı Kanunun 65/1
- TCK'nın 62/1
- TCK'nın 52/2-4
- TCK'nın 53
12. Ceza Dairesi         2017/2104 E.  ,  2020/2663 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Yasaya muhalefet
    Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62/1, 52/2- 4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Şanlıurfa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 20.12.2011 tarih 107 sayılı kararı ile 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescilli bölgede bulunan dava konusu taşınmazda Harran Belediyesi görevlileri tarafından yapılan denetim üzerine sanık hakkında ihbarda bulunulduğu, dosya kapsamında bulunan olay yeri fotoğraflarından ve tutanaklardan anlaşılacağı üzere, sanığın taş duvarla çevrili basit temel inşa etmek suretiyle fiziki ve inşai müdahale kapsamındaki izinsiz uygulamalarda bulunduğu, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarından da suça konu yerin 3. derece arkeolojik sit alanı içerisinde kaldığının ve yapılan inşai faaliyetin sit alanının bütünlüğüne ve doğal dokusuna zarar verdiğinin anlaşıldığı, sit ilanına ilişkin kararın ise mahallinde mutat vasıtalarla duyurulduğu ve buna ilişkin tutanakların dosya kapsamında bulunduğu, ayrıca dava konusu taşınmazın tapuda Vakıflar Genel Müdürlüğü adına kayıtlı olması nedeniyle eylemin hukuka aykırı bir zeminde gerçekleştiği dikkate alınarak sanığın inşai faaliyette bulunduğu yerin sit alanı içerisinde kaldığını bildiğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna dair sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- 03.07.2013 tarihli yapı tatil zaptında inşaatın temeli çekilmiş ve kolonlarının dikili vaziyette olduğunun belirtildiği, 12.11.2014 tarihli tutanakta ise inşaatın temelde taş duvarlarla örülü şekilde ve kolonlarının olmadığının belirtilmesi karşısında sanık hakkında atılı suçtan tayin edilen temel cezadan TCK’nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Hüküm fıkrasında sanığa verilen hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine yer olmadığına kararı verildiği halde gerekçede sanığa verilen hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verildiğinin belirtilmesi suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratılması,
    3- T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 11/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi