12. Ceza Dairesi 2019/12757 E. , 2021/7307 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/1, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereği mahkumiyet (her üç sanık için de)
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hüküm, sanık müdafileri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İzsu Genel Müdürlüğünün içme suyu ve kanalizasyon şebekeleri ile atıksu, arsenik arıtma tesislerinin bakımı, onarımı ve işletilmesi amacıyla personel temini için işveren olarak yaptığı ihaleyle işi alan ve sanıklardan ..."nin idari işler ve personel sorumlusu görevini yürüttüğü yüklenici Teknolojik Yapılar İnşaat İmalat Limited Şirketinin işçileri kepçe operatörü sanık ..., kanal işçileri ... ve ... ile işverenin işçisi ustabaşı sanık ..."ın birlikte anılan ihale gereği yağmur suyu kanalının temizlenmesi işlemini sürdürmektelerken, işin bitiminde kanalın dışına çıkmak için kepçenin kovasına binen işçilerden ..."nin kepçeden inerken, dengesini kaybederek kanalın içine düşmesi şeklinde meydana gelen ve sanık ... ve ..."ın asli kusurlu olarak bir kişinin ölümüne sebebiyet verdikleri olayda;
(I)Sanık ..."ın mahkumiyetine ilişkin yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya içeriğine göre sanığın beyanında görevinin işveren firma ile yazışmalar yapmak, çalıştığı şirket personellerinin işe giriş evraklarının hazırlanması ve maaşların ödenmesi işlerinin bulunduğunu bildirdiği, tanıklar ... ve ..."ın da bu hususları doğruladığı ancak yüklenici firmanın sanığın görevinin ihale kapsamındaki işçilerin nerede çalışacaklarına dair görevlendirme yapmak ve onlara talimat vermek olduğunu belirttiği gözetildiğinde kusur dağılımı yapılırken dikkate alınması gereken sanığın işçisi olduğu yüklenici firmanın ad ve hesabına bir başka deyişle işveren vekili olarak hareket edip etmediğine ilişkin tespitin her türlü şüpheden uzak şekilde yapılamadığı gözetildiğinde;
Sanığın işe giriş, sigorta ve bordro kayıtlarının ile varsa başka evraklarının çalıştığı şirketten temin edilmesi, sanığın görevlendirmesinin kim tarafından yapıldığı, talimatları kimden aldığının tespit edilmesi, yüklenici firmanın İzmir"de yukarıda anılan ihale için sanık dışında büro elemanı ya da şantiye şefi, sorumlu mühendis ve benzeri sorumlu görevlendirmesi yapıp yapmadığının araştırılarak mevcutsa bu hususlara ilişkin belgelerin getirtilmesi, olaya konu işe ilişkin görev dağılımına dair organizasyon şemaları da dosya arasına eklendikten sonra, kusur durumunun mahkemece belirlenmesi için dosyanın üç kişilik A sınıfı iş güvenliği uzmanı bilirkişi heyetine tevdii edilerek bu hususta görüş istenmesi, sanıktan başka şahıs veya şahıslara kusur atfedilmesi halinde suç duyurusunda bulunulması, suç duyurusu neticesinde iddianame tanzim edilmesi halinde incelemeye konu dava dosyası ile birleştirilerek yargılama yapılması, anılan kişiler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda ise dosyanın denetime olanak verecek şekilde işbu dosya arasına alınarak sanığın hukuki durumun takdir ve tayini gerekirken, eksik incelemeye ve yetersiz gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafinin, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,
(II)Sanık ... ve sanık ..."ın mahkumiyetlerine ilişkin yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin ceza miktarına, kusur durumuna, müvekkili hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine, sanık ... müdafinin bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığına ve kusur durumuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-)Sanıklar hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nın 50/4. maddesi atfıyla 50/1-a. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 223/6. maddesine aykırı davranılması,
2-)Sanıklar hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
3-)Sanıklara verilen taksitli adli para cezalarının taksitlerinden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsiline karar verileceğinin ve ödenmeyen para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtaratı yerine adli para cezasının taksitlerinden birinin zamanında ödenmemesi halinde hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verileceği ihtaratına yer verilerek TCK"nın 52/4. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin ayrı ayrı temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün A ve B bentlerinin 5. maddelerinde bulunan ""hesap edilmesine"" ibaresinden sonraki kısmın çıkarılarak yerine ""Sanığa verilen taksitli adli para cezasının taksitlerinden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsiline karar verileceğinin ve ödenmeyen para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtaratına"" ibaresinin eklenmesi, hükmün A bendinin 4. maddesinin hükümden çıkartılarak yerine “Sanığın sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak sanığa verilen hapis cezasının TCK"nın 50/4. maddesi yollamasıyla 50/1-a. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, sanığa verilen adli para cezasının TCK"nın 52/3. maddesi gereğince 1060 tam gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenmesine, TCK"nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve şahsi halleri gözönünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 21200 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi, hükmün B bendinin 4. maddesinin hükümden çıkartılarak yerine “Sanığın sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak sanığa verilen hapis cezasının TCK"nın 50/4. maddesi yollamasıyla 50/1-a. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, sanığa verilen adli para cezasının TCK"nın 52/3. maddesi gereğince 910 tam gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenmesine, TCK"nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve şahsi halleri gözönünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 18200 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi ile sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.