Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4890
Karar No: 2019/3838
Karar Tarihi: 16.05.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/4890 Esas 2019/3838 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen ve daha sonra onanan kararın karar düzeltme istemi reddedildi. Davalı TEDAŞ'a ait olan hisseleri devralan şirket, devir öncesi gerçekleşen işlemler nedeniyle davalıdan tazminat talep etti. Mahkeme, davalının bir kısmını kabul ederek 98.647,72 TL tazminatın dava tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verdi. Davalı vekili karar düzeltme isteminde bulundu ancak reddedildi. HUMK 442. maddesi gereğince karar düzeltme isteği reddedilerek bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının Hazine'ye gelir kaydedilmesine karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- 4046 sayılı Kanun
- 4628 sayılı Yasa
- HUMK 440. maddesi
- HUMK 442. maddesi
- 3506 sayılı Yasa
11. Hukuk Dairesi         2017/4890 E.  ,  2019/3838 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 19/03/2015 gün ve 2014/796 - 2015/227 sayılı kararı onayan Daire"nin 11/10/2016 gün ve 2015/13754 - 2016/8004 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı vekili, TEDAŞ"ın özelleştirme kapsamına alınması ve 20 ayrı dağıtım şirketine ayrılması kapsamında müvekkili ile davalı arasında 24.07.2006 tarihinde "İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi" akdedildiğini, anılan sözleşmenin 7.1, 7.2, 7.3, 7.4, 7.5 ve 7.6 maddelerinde dağıtım faaliyetinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen iş ve işlemlerden kaynaklanan sorumluluğun dönemsel olarak paylaştırıldığını, davalının sözleşme öncesi gerçekleştirdiği işlemler nedeniyle tazminat istemine ilişkin dava sonucu müvekkilinin toplam 107.856,36 TL"nın ödediğini ileri sürerek, bu meblağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüne, 98.647,72 TL"nın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
    Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 16/05/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.



    KARŞI OY

    Enerji sektöründeki özelleştirmelerin 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirileceği 4628 sayılı Yasa ile düzenlenmiş, 02.04.2004 tarih ve 2004/22 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı ile TEDAŞ özelleştirme kapsam ve programına alınmış, davacı şirketinde dahil olduğu 20 şirket, Türkiye"deki dağıtım bölgelerinde dağıtım lisansına sahip olarak 01.03.2005 tarihi itibariyle sermayesinin tamamı TEDAŞ"a ait olmakla birlikte, TEDAŞ"tan ayrı birer tüzel kişiliğe sahip olarak faaliyete başlamıştır.
    TEDAŞ tarafından 20 adet dağıtım şirketi kurulduktan sonra herbiri ile ayrı ayrı 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi imzalanmıştır.
    Davacı şirket, tüm hisseleri davalı TEDAŞ"a ait olmak üzere 30/10/2009 tarihine kadar faaliyet göstermiş, bu süreçte özelleştirme işlemleri yürütülmüş, özelleştirmenin tamamlanmasıyla birlikte davacı şirketin hisselerinin tamamı Alcen Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş"ye devredilerek 30/10/2009 tarihli hisse satış sözleşmesi akdedilmiştir.
    Dava konusu ödeme, davacıya ait hisselerin tamamının kamuya ait olduğu, 30/10/2009 tarihli hisse satış sözleşmesinden önce 16/09/2009 tarihinde yapılmıştır.
    Özelleştirme aşamasında 30/10/2009 tarihinde Meram EDAŞ tarafından düzenlenen ve beyan edilen devre esas mizan kayıtları temel alınarak “devre esas” bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirilmiş olup dava konusu ödeme bilançoda yer almaksızın işlemler ikmal edilmek suretiyle Meram EDAŞ"ın özel sektöre devri gerçekleştirilmiştir.
    Bu halde, devre esas bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirildiğinden, davalı TEDAŞ"tan geçmiş döneme ilişkin herhangi bir talepte bulunulamaz.
    Keza, 30/10/2009 günlü Hisse Satış Sözleşmesi"nin 9.3 maddesinde de “alıcının, basiretli bir tacir gibi davranmak suretiyle” ...... şirketlerin sözleşme tarihi itibariyle mevcut ve fiziki durumunu bilerek hisseleri devir ve teslim aldığı, şirketler hakkında kendisine verilen bilgilerin gerçek durumu yansıtmadığı veya benzer iddiaları ileri süremeyeceği, hisselerin devrinin gerçekleşmesinin ardından, ayıba ve zapta karşı tekeffül hükümleri başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında herhangi bir fiili veya hukuki nedene dayanarak talepte bulunamayacağı .....” hükmü karşısında da davalının sorumluluğundan söz edilmesi mümkün değildir.
    Diğer taraftan 30/10/2009 günlü sözleşmenin 9.4 maddesinde düzenlenen “şirketlerde yapılmış olan her türlü işlemden kaynaklanan borç ve yükümlülüklerden, kayıtlara intikal etmemiş olsa dahi şirketlerin sorumlu olduğu, bu hususlarda alınmış karar ve yapılmış sözleşmelerle ilgili olarak alıcının ve şirketlerin idare ve TEDAŞ"ı ilzam edecek hiçbir başvuru ve rücu hakkı bulunmadığı” hükmü de davalının sorumluluğunun olmadığını göstermektedir.
    Ayrıca, özelleştirme sürecinde, taraflarca takip edilen dosyalara ilişkin listeler hazırlanarak tesbit tutanakları düzenlenmiş olup, dava konusu ödemeye ilişkin dava ve icra dosyası bu tutanaklarda yer almamaktadır.
    Hisselerin tamamının kamuya ait olduğu 30/10/2009 tarihi öncesi, yapılan ödeme nedeniyle davacının (devir öncesi) 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi"ne istinaden yine hisselerinin tamamı kamuya ait bulunan davalı TEDAŞ"tan dava konusu alacağı talep etmesi nasıl mümkün değil ise, 30/10/2009 tarihli hisse devir sözleşmesi ile tamamen el değiştiren davacının, kendisi tarafından yapılmayan ödemeyi, kesinleşen devre esas bilanço karşısında davalıdan talep etmesi de hukuken mümkün değildir.
    Aksi düşüncenin kabulü, davacı yönünden sebepsiz zenginleşme, davalı yönünden ise ikinci kez aynı parayı ödeme sonucu doğuracaktır.
    Sonuç olarak, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi kapsamında bulunmaması nedeniyle 30/10/2009 günlü Hisse Satış Sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden, 30/10/2009 günlü sözleşmeden önce gerçekleşen dava konusu ödemeden dolayı, 30/10/2009 sözleşmenin 9.3 ve 9.4 maddeleri gereğince davalının sorumluluğu bulunmadığından karar düzeltme isteminin kabulü ile dava reddedilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken, bu yöndeki davalının karar düzeltme isteminin reddine ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılamıyoruz.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi