Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2947
Karar No: 2019/299
Karar Tarihi: 14.01.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/2947 Esas 2019/299 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, \"SERVİS PLUS\" ibareli marka tescil başvurusunun bir kısmının reddedilmesine karşı yapılan itirazın sonucunda verilen kararın hukuka aykırı olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, başvuru konusu ibarenin herkesin kullanımına açık, vasfı bildirici ve ayırt edici olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Bu karar, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları reddedilerek onanmıştır. Kanun maddeleri olarak; 556 sayılı KHK'nın 7/1-a ve c bendi, Paris Sözleşmesinin 4. mükerrer 6. maddesi ve TRIPS'in ilgili maddeleri uygulama imkanı bulunmadığı belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2017/2947 E.  ,  2019/299 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... .... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen .../05/2016 tarih ve 2015/376-2016/159 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkili tarafından yapılan 2014/90513 sayılı 7. ve 11. sınıf mallar kapsayan “SERVİS PLUS” ibareli marka tescil başvurusunun 556 sayılı KHK 7/1-b maddesi uyarınca bir kısım mallar yönünden reddedildiğini, bu karara karşı yapılan itiraz üzerine ... ... tarafından verilen kararda 556 sayılı KHK 7/1-b maddesine dayalı verilen ret kararının kaldırıldığı ancak başvuru konusu markadaki “SERVİS” ibaresinin başvuru kapsamındaki mallar bakımından ayırt edici olmaması, vasfı bildirici olması ve ticaret alanında herkesin kullanımına açık olması nedeniyle 556 sayılı KHK 7/1-a ve c bendi uyarınca marka başvurusunun reddine karar verildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu, başvuru konusu ibarenin bir bütün olarak ayırt edici olduğunu, ibareye eklenen “PLUS” ibaresinin markaya yeterli ayırt edicilik kazandırdığını, kapsadığı malları tanımlayıcı nitelikte olmadığını, sadece mal ve hizmetleri çağrıştıran ibarelerin tanımlayıcı kabul edilemeyeceğini, davalı kurum nezdinde “SERVİS” ibareli tescilli markaların bulunduğunu, müvekkilinin bağlı olduğu holding bünyesinde ... dışında tescilli “SERVİS” ibareli bir çok markanın bulunduğunu, İngilizce konuşan ülkelerde de ibarenin aynı anlamda kullanılmasına karşın bu durumun marka tesciline engel oluşturmadığını ileri sürerek ... ... kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; başvuruya konu ibarenin vasıf bildirdiğini, marka algısı yaratmadığını, ayırt edici olmadığını, herkesin kullanımına açık olduğunu, kurum kararının hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; "SERVİS PLUS" ibaresinin satışa arz edilen ve tüketiciler tarafından satın alınacak ürünlerin servis hizmetini içerdiği, yani satış anında ve sonrasında kurulum, yedek parça, bakım ve onarım hizmetinin ileri düzeyde sunulacağı şeklinde bir tanımlayıcılığı bildirdiği, işletmesel kaynağa işaret edecek vasıfta olmadığı, “PLUS” ibaresinin başvuru konusu ibareye yeterli ayırt edici niteliği kazandırmadığı, ibarenin başvuru kapsamındaki 7. ve 11. sınıf ürünler için herkesin kullanımına açık, tanımlayıcı anlam ve ifadeler içerdiği, başvuru konusu işaretin somut olarak ayırt edici nitelikten yoksun olduğu, sunulan delillerden işaretin kullanımla ayırt edicilik kazandığına ilişkin kanaatin oluşmadığı, başvuru konusu ibarelerin marka olarak tescilinin oluşan kanaati etkilemeyeceği, her başvurunun 556 sayılı
    KHK hükümleri ve kendi şartları içerisinde değerlendirileceği, Paris Sözleşmesinin 4. mükerrer 6. maddesi ile TRIPS’ın .... maddesi hükümlerinin de uygulanma imkanı bulunmadığı, başvuru konusu ibarenin yabancı ülkelerde tescilli olmasının sonuca etki etmediği, kurum kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye ...,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/01/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY

    Dava, ... ... kararının iptali istemine ilişkindir. Davacı yan, “Servis Plus” ibaresinin 7. ve 11. sınıf mal ve hizmetler için marka olarak tescili amacıyla davalı kuruma başvurmuş, başvuru, ... tarafından verilen karar ile ibarenin başvuru konusu mallar bakımından tanımlayıcı ve vasıf bildirici olduğu, herkesin kullanımına açık bulunduğu ve ayırt edicilikten yoksun olduğu gerekçesiyle nihai olarak reddedilmiş, davacı yan ise eldeki işbu iptal davasını açmıştır.
    Davacının başvurusuna konu mal ve hizmet grupları içerisinde onarım, tamirat, tadilat, ikram vs. gibi hizmetler bulunmadığı gibi bu gibi hizmetleri çağrıştırma ihtimalini içeren herhangi bir mal da bulunmamaktadır. Bu anlamda, “tescil başvurusunda bulunulan malların ‘servis’ hizmeti gerektiren nitelikte mallar oldukları” ve bu nedenle ibarenin bu mallar bakımından tanımlayıcı mahiyette bulunduğu ileri sürülemez. Dava konusu başvuruya konu ibarenin diğer yönler itibariyle de marka olarak tesciline engel bir durum görünmemektedir. Nitekim, mahkemece alınan ve itibar edilmeyen bilirkişi raporunda da başvurunun tescil koşullarını taşıdığı belirtilmiştir.
    Bu nedenlerle, davacının temyiz itirazının kabulüyle yerel mahkeme kararının bozulması görüşündeyim.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi