Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1589
Karar No: 2020/863
Karar Tarihi: 03.02.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/1589 Esas 2020/863 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/1589 E.  ,  2020/863 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 25/10/2016 tarih ve 2014/59 E- 2016/178 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi"nce verilen 30/01/2019 tarih ve 2017/1615 E- 2018/1523 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı-karşı davacı, birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı-karşı davalı, birleşen davada davacı vekili; asıl davada, müvekkilinin TPMK nezdinde 2004/01017, 2004/04668, 2007/01810, 2007/01812, 2008/01766, 2009/02480, 2010/0845 numaralı tasarım tescil belgeleri bulunduğunu, davalının küçük değişiklikler yaparak tescilli tasarımları aynen kullandığını, ileri sürerek davalının tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespitini, tecavüz teşkil eden fiillerin durdurulmasını, önlenmesini, giderilmesini, tecavüz suretiyle üretilen ürünlere ve üretim araçlarına el konulmasının, kaçınılmaz ise imhasını talep etmiştir.
    Davalı-karşı davacı, birleşen davada davalı vekili, asıl davada, tasarımların tüm dünyada trafikte kullanılan aparatlar olduğunu, tasarımların kamu kurumlarının ihalesindeki teknik şartnamelere uygun olarak üretildiğini, şekillerinin idare tarafından belirlendiğini savunarak davanın reddini talep etmiş, karşı dava dilekçesinde ise, davacının dayandığı tasarımların yeni ve ayırt edici olmadığını, daha önceki tarihlerde kamuya sunulduklarını ve kullanıldıklarını ileri sürerek asıl davaya dayanak davacı adına tescilli 2004/1017, 2017/1812, 2008/1766 numaralı tasarımlar ile 2009/2480 sayılı tasarımda yer alan Delinatörlü Şerit Düzenleme Butonu, Dubalı Uyarı Dikmesi ve PVC Trafik Konisi tasarımlarının ve 2010/0845 numaralı tasarımdaki PVC trafik konisi tasarımının hükümsüzlüğünü, sicilden terkinlerini talep etmiştir.
    Davacı-karşı davalı, birleşen davada davacı vekili, karşı davada, müvekkillerinin tasarımlarının yeni olduğunu ve tescil koşullarını taşıdığını, dünyada ilk kez müvekkili tarafından tasarlandığını ve kullanıldığını ve bu tasarımların dünyada taklit edilmeye başlandığını savunmuş birleşen dava dilekçesinde de, davalı-karşı davacıya ait 2011/01443 sayılı tasarımının yeni ve ayırt edici olmadığını ileri sürerek tasarımın hükümsüzlüğünü talep etmiştir.
    Davalı-karşı davacı, birleşen davada davalı vekili; birleşen davada, tasarımının yeni ve ayırt edici olduğunu savunarak birleşen davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; karşı dava yönünden, davacı-karşı davalının tasarım belgelerindeki tasarımların bir kısmını yeni ve ayırt edici olduğu gerekçesiyle karşı davadaki hükümsüzlük talebinin kısmen kabulüne, asıl dava yönünden ise; davalı-karşı davacının davaya konu kullanımlarının bazılarının davacı-karşı davalının tasarımlarına tecavüz ettiğinin bilirkişi raporuyla sabit olduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, davalı-karşı davacının kullanımlarının tescilli tasarıma tecavüz ettiğinin tespitini, tecavüzün men’i ve ref’ine karar verilmiş, birleşen dava yönünden ise; birleşen dava davalısının tescilli tasarımın davacının tescilli tasarımı karşısında yeni ve ayırt edici olmadığından davanın kabulüne, 2011/1443 nolu tasarımın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmiş, karara karşı, davacı-karşı davalı vekili ile davalı-karşı davacı-birleşen dosyada davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, duruşma açılıp, yeni bilirkişi raporu alınarak yapılan istinaf yargılamasında; asıl davada alınan bilirkişi raporuna göre davalının UT 2513, 2501, 2502, 2507 nolu tasarımlarının da davacıya ait tescilli tasarımlara tecavüz ettiği, karşı davada ise; sadece 2004/01017 nolu tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığından asıl ve karşı dava yönünden davacı-karşı davalı vekilin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, birleşen dava yönünden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vererek yeniden esas hakkında hüküm kurmuştur.
    Kararı, davalı-karşı davacı, birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
    Asıl dava, tescilli endüstriyel tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespiti, önlenmesi ve tecavüz teşkil eden fiillerin durdurulması, karşı dava ise; asıl davaya dayanak endüstriyel tasarımların bir kısmının hükümsüzlüğü, birleşen dava ise; asıl davada davalıya ait 2011/1443 nolu tasarım belgesinin hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Mahkemece, bilirkişi raporuna dayalı olarak asıl dava ile karşı davanın kısmen kabülüne, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir.
    Tescilli endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti istenen asıl davada değerlendirme yapılırken, 554 sayılı KHK"nın 7/3 ve 11/2. maddeleri uyarınca tasarımlar arasında kıyaslama yapılarak, tecavüze konu ürünlerin davacının tasarımları ile karşılaştırılmasında, tasarımların farklılıklarından çok ortak özellikleri üzerine ağırlık verilip, koruma kapsamının belirlenmesinde kıyaslanan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenimle belirgin bir benzerlik gösterip göstermediğinin tespiti gerekmektedir. Tasarımın hükümsüzlüğü istemine ilişkin karşı dava ile birleşen davada ise; hükümsüzlüğü istenen tasarımlar için, işlevsel unsurlar dikkate alınmamalı, tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olup olmadığı göz önüne alınarak değerlendirme yapılmalıdır. Bu durumda mahkemece, yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak asıl davada tasarıma tecavüzün varlığı, karşı dava ile birleşen davada ise tasarımların hükümsüzlüğü istemi konusunda açıklanan ilkelere uygun değerlendirme ve karşılaştırma yaptırılıp neticesine göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamış olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı, birleşen davada davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesince asıl-karşı dava ile birleşen davada verilen kararların BOZULMASINA, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 03/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi