Konya Ceza Kararları - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2497 Esas 2018/2528 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2497
Karar No: 2018/2528
Karar Tarihi: 22.03.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2497 Esas 2018/2528 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Ceza Dairesi tarafından görülen davada, sanık resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edildi. Dosyada bulunan adli emanetin incelenmesi sonucunda, belgenin aldatma niteliği taşıdığı tespit edildi. Ancak daha önce verilen diğer bir kararın da tekerrüre esas alınarak hüküm kurulması gerektiği belirtildi. Bu nedenle, hükmün bozulması ve düzeltilerek onanması kararlaştırıldı. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin uygulanması sırasında Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının da göz önünde bulundurulması gerektiği vurgulandı. Kanun maddeleri açısından incelendiğinde, hükmün düzeltilerek onanması kararının 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321 ve 322. maddelerine dayandığı anlaşıldı. Sanığın cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması gerektiği belirtildi.

11. Ceza Dairesi 2018/2497 E. , 2018/2528 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dairemizce dosyaya intikal ettirilen adli emanetin 2013/4688 sırasında kayıtlı suça konu nüfus cüzdanı aslı üzerinde heyetimizce yapılan gözlemde, belgenin aldatma niteliğinin bulunduğu anlaşılmakla, tebliğnamede bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Adli emanetin 2012/5736 sırasına kayıtlı nüfus cüzdanı hakkında mahallinde karar verilmesi ve 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 18.06.2013 gün 2013/8-151/304 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği cihetle; sanığın sabıka kaydında yer alan ve daha ağır cezayı içeren Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2009/272 esas 2009/382 karar nolu ilamı yerine daha az cezaya hükmolunan Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/53 esas 2010/522 karar nolu ilamının tekerrüre esas alınarak hüküm kurulması,
Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasanın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm tümden çıkartılarak, yerine ""Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 07.07.2009 tarih, 2009/272 esas 2009/382 Karar sayılı ilamının tekerrüre esas olduğu anlaşılmakla, TCK"nın 58/6-7. maddeleri uyarınca verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı CMUK"nın 326/son ve 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddeleri gereğince koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin, hatalı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıverilmeye eklenecek süreden fazla olmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesine, 22.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.