11. Ceza Dairesi 2018/7039 E. , 2019/1719 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Beraat
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK"nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığı gözetilerek; sanık hakkında, adına tesis ettirdiği mükellefiyetinde 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiası ile açılan davada, suça konu 2011 takvim yılına ait fatura asıllarının dosya içerisinde mevcut olduğu; ancak, 2010 takvim yılı faturalarının bulunmadığından Dairemizin 07.12.2016 tarihli 2016/11537 esas 8184 karar sayılı ilamı ile her takvim yılının ayrı suçları oluşturacağı ve 2010 takvim yılına ait faturaların temin edilmesi gerektiğinden bahisle yapılan bozmaya uyulmasına rağmen 2010 faturaların bulunamadığı belirtilerek her iki suç yönünden de beraat hükmü kurulmuş ise de; sanığın savunmasında iş yerinin evrak üzerinde sahibi olduğunu, gerçekte yeğeni ile evlenen ... isimli kişinin işyerini işlettiğini savunması, karşıt inceleme yapılan iş yerleri yetkililerinin ifadelerinde sanık ..."ı tanımadıkları, pazarlamacı olarak ..., ..., ... isimli kişileri tanıdıkları şeklindeki beyanları karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi bakımından;
1-Sahte düzenlendiği iddia olunan 2010 takvim yılına ait faturalardan kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının, sahte faturaları kullanan mükellefler hakkındaki karşıt inceleme dosyalarından temini ile 2010 ve dosyada mevcut olan 2011 takvim yıllarına ait faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını, ...’a ait olduğunu söylemesi halinde; ..."un CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi ve faturalar kendisine gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
2-... da faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylediği takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa veya ...’a ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
3-Faturalardaki yazı ve imzaların, ...’a ait olduğunun belirlenmesi halinde, bu kişi hakkında suç duyurusunda bulunulması, dava açıldığı takdirde bu dava ile birleştirilmesi,
4-Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa veya ...’a ait olmadığının saptanması halinde;
a) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
5-Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
a) Mükellef sanığa ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin olup olmadığının araştırılması,
b) Daha sonra, mükellef ile faturaları kullanan şirket ve kişilerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde her takvim yılının ayrı ayrı suçları oluşturduğu gözetilmeksizin tek beraat hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 20.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.