8. Hukuk Dairesi 2017/677 E. , 2019/1022 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davalı-davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
Davacı-birleşen dosyada davalı ... ... vekili, evlilik birliği içinde davalı erkek adına edinilen iki adet taşınmaz ve bir adet araç bulunduğunu açıklayarak, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL alacağın faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, harcını yatırmak suretiyle sundukları 03.12.2015 tarihli dilekçeyle talep miktarını 31.369,06 TL"ye yükseltilmiştir. Birleşen dava yönünden, dava konu taşınmazın edinilmesinde birleşen dosya davacısının katkısının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı- birleşen dosyada davacı ... vekili, evlilik birliği içinde birleşen dosyada davalı kadın adına bir adet taşınmaz edinildiğiniaçıklayarak, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL alacağın faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, asıl dava yönünden mal varlığının edinilmesinde davacının katkısının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, asıl dava yönünden; davacının katkı payı alacağı talebinin kabulüyle 5.958,36 TL katkı payının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının katılım alacağı talebinin kabulüyle 25.410,70 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen dava dosyasında davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı-birleşen dosyada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı-birleşen dosyada davacı ... vekilinin asıl dava yönünden aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin asıl dava yönünden diğer temyiz itirazlarına gelince;
a. Tasarruf ilkesinin doğal bir sonucu olarak hakim, tarafların iddia ve savunmaları ile bağlı olup, talepten fazlaya veya başka bir şeye hüküm veremez. Eş söyleşiyle hakim, davacının talep sonucu ile bağlı olduğundan, bu talepten fazlasına karar veremez. (HMK mad. 26). Davacı taraf, dava dilekçesinde 1986 model Renault marka araç yönünden katılma alacağı talebinde bulunmuştur. Talep konusu edilmediği halde davalı erkeğin evlilik birliği içinde sattığı 1998 model Opel marka aracın satım bedelinin hesaplamaya dahil edilmesi ve bu şekilde davacının katılma alacağının belirlenmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni yapılmıştır.
b. Tasfiyeye konu edilen 65 ada 92 parselde 1 nolu mesken yönünden, tapu kayıtları incelendiğinde eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 02.12.1999 tarihinde asıl davaya konu 1 nolu meskenin erkek adına ve birleşen davaya konu 2 nolu meskenin ise kadın adına tapuda tescil edildiği, halen tapu sicilinde aynı şekilde kayıtlı bulundukları anlaşılmaktadır. Dosya kapsamı, toplanan deliller karşısında, evlilik birliği devam ederken serbest iradeleriyle gerçekleştirdikleri bu paylaşımla, her bir meskenin o eşin kişisel mal grubuna terk edildiği kabul edilmelidir. Davacı tarafça, tescil edildikten sonra katkıda bulunulduğu da iddia edilip kanıtlanmadığına göre, davalı eş adına kayıtlı meskene yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabul kararı verilmiş olması doğru olmamıştır.
3. Davalı-birleşen dosyada davacı ... vekilinin birleşen dava yönünden temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece birleşen davada, kadın adına tescil edilen 65 ada 92 parselde kayıtlı 2 nolu mesken yönünden alacak isteği hakkında ileri sürülen iddia ve taleplerin ispatlanamaması nedeniyle reddine karar verilmiş ise de az yukarıda açıklandığı üzere tarafların 1 ve 2 nolu meskenler yönünden evlilik birliği devam ederken serbest iradeleriyle gerçekleştirdikleri paylaşımla, her bir meskenin o eşin kişisel mal grubuna terk edildiği kabul edilmeli ve birleşen dosyada davacı tarafça, tescil edildikten sonra katkıda bulunulduğu da iddia edilip kanıtlanmadığına göre, birleşen dosyada davalı eş adına kayıtlı 2 nolu meskene yönelik davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle ret karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK"un 438/son maddesi uyarınca birleşen davanın reddine ilişkin kararın, gerekçesi açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın asıl dava yönünden yukarıda (2-a) ve (2-b) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle davalı-birleşen dosyada davacı ... vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, asıl dava yönünden diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, birleşen dava yönünden yukarıda (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle temyiz itirazlarının reddi ile temyiz edilen ve sonucu itibariyle doğru bulunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle HUMK"un 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilmiş ve düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 05.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.