8. Hukuk Dairesi 2019/94 E. , 2019/2125 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Vakıf Senedi Değişikliğinin Tescili
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Mahkemece temyiz isteminin süreden reddine karar verilmiştir. ... vekili tarafından ek kararın süresinde temyizi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı dava dilekçesinde; ... Orta Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıf senedinin 3., 12., 14 ve 15.maddesinin değiştirilmesini istemiş, Mahkemece, talebin kabulü ile ... Orta Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Senedi"nde ki, 3. maddenin "Vakıf amacı; 3294 Sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu"nun amaç ve kapsamına giren faaliyet ve çalışmalar yapmak, diğer kanun ve bu doğrultuda düzenlenmiş mevzuatta vakıflara açıkça tevdi edilmiş görevleri ifa etmek", 12. maddenin "Mütevelli Heyet fahri çalışır. Mütevelli Heyet üyelerine huzur hakkı ya da başka bir ad altında herhangi bir ödeme yapılamaz.", 14.maddenin "..., Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü ile Denetim Hizmetleri Başkanlığının ve ... Genel Müdürlüğünün teftiş ve denetimine tabidir.", 15. maddenin "Vakıf ilgili mevzuatta belirtilen defterleri tutar." şeklinde değiştirilmesine, dava konusunun mahiyeti gereği harç alınmasına yer olmadığına, dosya üzerinden karar verilmiş, kararın ... vekilince temyizi üzerine, Mahkemece temyiz talebinin süreden reddine dair verilen ek karar ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, ... Genel Müdürlüğüne gerekçeli kararın tebliğ edilmediği, Mahkemece davanın kabulüne ilişkin kararın 10.02.2015 tarihinde verildiği, ... Genel Müdürlüğünün temyiz dilekçesini 22.04.2015 tarihinde mahkemeye sunduğu anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanununa Göre Kurulan ... Hakkında Tüzüğün 5.maddesi "Mahkeme, tescile ve tescil isteminin reddine ilişkin olarak verdiği kararı, senetle birlikte ... Genel Müdürlüğüne re"sen tebliğ eder." şeklinde düzenleme içermekte olup, Türk Medeni Kanunu"nun 103. maddesine göre ise mahkemenin verdiği karar tebliğ tarihinden başlayarak bir ay içinde başvuran veya ... tarafından temyiz edilebilir. Buna göre ilgilisine temyiz tarihinden önce tebliğ edilmeyen karara ilişkin temyiz talebinin yanlış gerekçeyle süresinde olmadığı belirtilerek reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden mahkemenin temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının kaldırılmasından sonra yapılan incelemede;
2-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
3-3294 sayılı Kanun"un 5263 sayılı Kanun ile değişik 9. maddesinin (c) bendinde, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları yapacakları tüm muameleler dolayısıyla her türlü harçtan muaf tutulmuş olup, bu muafiyet vakfın doğrudan yapacağı işlemleri kapsamaktadır. Vakfın yargı harcından bağışık tutulabilmesi için bunun yasada açıkça belirtilmiş olması gerekir. Anılan Yasa maddesinde vakfın yargı harcından bağışık tutulmadığı gözetilerek davacı Vakıftan 492 sayılı Harçlar Kanunu"na bağlı 1 sayılı tarifede öngörülen başvurma ve karar harcı alınması gerektiğinin düşünülmemesi,
4-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 320/1. maddesinde, "Mahkemenin, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar vereceği hükmü" dikkate alınarak, dosya üzerinden karar verilmişse de, varılan sonucun maddenin yanlış yorumlanmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki; anılan maddeye göre, duruşma yapmadan karar verilebilmesi için, hukuken bunun mümkün olması gerekir. Başka bir anlatımla, ancak hukukun cevaz verdiği hallerde duruşma açmadan dosya üzerinden karar verilebilir (Örneğin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları gibi) veya kanunun duruşma açılmadan dosya üzerinden karar verilmesinde hakime takdir hakkı tanındığı hallerde dosya üzerinden karar verilebilir (Örneğin İİK.nun 17-18. maddelerinde öngörülen şikayet başvurusu gibi). Kanunun açıkça duruşma açılarak yargılama yapılmasını emrettiği hallerde dosya üzerinden karar verilemez.
Bilindiği üzere HMK.nin hukuki dinlenme hakkı başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir.
Hukuki dinlenme hakkının gereği olarak, taraflar duruşmaya çağrılmadan hüküm verilememesi, Anayasa"nın 36. maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının da en önemli unsurudur.
Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasası’nın 36. maddesi ile 6100 sayılı HMK.nin 27. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, mahkemece, davalı taraf dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmedikçe hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle, duruşma açılmak suretiyle inceleme yapılması gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi,
5- Türk Medeni Kanunu’nun 112-113 ve ... Yönetmeliği’nin 14. maddeleri gereğince değişiklik senedi olarak düzenlenen senetle ilgili olarak ...’nün görüşü alınmadan karar verilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 28.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.