8. Hukuk Dairesi 2020/3812 E. , 2021/874 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup hükmün davalılar üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı vekili; 12.05.2015 tarihinde yapılan hacze konu menkullerin borçluya ait olduğunu, üçüncü kişi ile ilgisinin bulunmadığını belirterek, borçlunun üçüncü kişi lehine ileri sürdüğü istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi; dava konusu dükkanı kendisinin işlettiğini, dükkana geçici bir süre babasının baktığını, babası ile birlikte yaşadığını, mahcuzlar kendisine ait olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, hacizde borçlunun hazır olması nedeniyle ispat yükünün davalı üçüncü kişi üzerinde olduğunun kabulü ile davalının sonradan temini mümkün faturalar ve vergi levhası ile istihkak iddiasını ispatlayamadığından davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı üçüncü kişi ve borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin, 10.12.2019 tarihli ve 2016/19661 Esas, 2019/11141 Karar sayılı ilamı ile dosya hakkında karar verildikten sonra, 18.01.2019 tarihinde icra dosyasının haricen tahsil nedeniyle işlemden kaldırılması nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar verilmesi için kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş, hüküm davalı üçüncü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK"nin 99. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
1.Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere,mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı üçüncü kişi vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğinden, maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken, nispi harç alınmasına karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Davalı üçüncü kişi vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, davalı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazları (2) nolu bentte yazılı sebeplerle sınırlı olmak üzere yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 2. fıkrasının “Davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre; mahcuz malın değerinden daha az olan takip konusu 35.369,73 TL alacak miktarı üzerinden hesaplanan 2.416,11 TL harçtan başlangıçta yatırılan 836,80 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.579,31 TL harcın davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına,” cümlesinin hükümden çıkartılarak, yerine “Peşin alınan 836,80 TL harçtan alınması gereken 54,40 TL maktu harcın mahsubu ile fazla alınan 782,40 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine” rakam ve kelimelerinin yazılarak, hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcı istek halinde temyiz edene iadesine 04.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.