Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/12493
Karar No: 2021/1362
Karar Tarihi: 17.02.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/12493 Esas 2021/1362 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/12493 E.  ,  2021/1362 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Maddi Tazminat ve Ecrimisil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş olup, hükmün davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R


    Dava dilekçesinde, davacının malik olduğu 370 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 22.07.2004 tarihinde belediye tarafından imar uygulaması yapıldığı, 9.500 m2"lik taşınmazın 2447 m2"sinin yola gittiği, kalan 7.053 m2"sinin ise 215 ada 1 parsel ve 217 ada 1 parsel olarak davacı adına tescil edildiği, imar uygulamasının Mersin 2. İdare Mahkemesinin 16.02.2010 tarihli kararı ile iptal edildiği, verilen kararın Danıştay 6. Hukuk Dairesinin 11.02.2011 tarihli kararı ile onandığı, böylelikle idari işlemin baştan itibaren iptal edildiği, iptal kararına rağmen taşınmaz üzerindeki yolun kullanılmaya devam ettiği, davacının 2004 yılından bu yana yol geçirilen 2.447 m2"lik alanı kullanamadığı ve mağdur edildiği ileri sürülerek bu alana davalı belediyenin elatmasının önlenmesi ile 5.000,00 TL ecrimisil ile 45.000,00 TL tazminat istenmiştir.
    Davalı ... davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının dava tarihi itibari ile dava konusu alanda malik olmadığı gerekçesi ile aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile vekalet ücretine hasren davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, davacının mülkiyetinde iken imar uygulaması sonucu yol olarak ayrılan kısma yönelik, imar uygulamasının iptal edildiği iddiasına dayalı elatmanın önlenmesi, elatma süresince elde edilemeyen gelir sebebi ile maddi tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir.
    1.Davacı vekilinin temyizi yönünden;
    Somut olaya geçmeden önce “taraf sıfatı" kavramı üzerinde durulmalıdır:
    Sıfat, dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkidir. Taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu hâlde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir. Dava dilekçesinde davacı ve davalı olarak gösterilen (nitelendirilen) kişiler, şeklen (biçimsel açıdan) o davanın taraflarıdır. Ancak mahkemenin taraflar arasında dava konusu hakkın esası hakkında bir karar verebilmesi için, bu kişilerin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatına sahip olmaları gerekir. Bir davada taraf olarak gösterilen kişiler, taraf ve dava ehliyetine ve davayı takip yetkisine sahip olsalar bile, bu kişilerden birinin o davada gerçekten davacı veya davalı olma sıfatı yoksa dava konusu hakkın esasına ilişkin bir karar verilemez. Dava, sıfat yokluğundan reddedilir.
    Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, bir subjektif hakkın sahibinin ve o hakka uymakla yükümlü olan kişinin kim olduğu (yani bir davada, davacı ve davalı sıfatının kimlere ait olduğu) tamamen maddî hukuka göre belirlenir. Bu nedenle, bir kişinin belli bir davada gerçekten davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı hususu, usul hukuku sorunu olmayıp, dava konusu (subjektif) hakkın özüne ilişkin bir maddi hukuk sorunudur. Sıfatın usul hukuku bakımından önemi (usul hukukunu ilgilendiren yönü) şudur: Bir davanın tarafları (veya taraflardan biri) o davada gerçekten (davacı veya davalı olarak) taraf sıfatına sahip değilse mahkeme, dava konusu hakkın esası (mevcut olup olmadığı) hakkında inceleme yapıp karar veremez. Mahkeme, davanın sıfat yokluğundan reddine karar verir. Bu karar, davanın dinlenemeyeceğine ilişkin bir karar olmayıp, davanın esasına ilişkin bir karardır (taraf olarak gösterilenlerden birinin taraf sıfatının bulunmadığını tespit eden bir karardır).
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile iddianın ileri sürülüş şekline göre; dava konusu edilen davacının malik olduğu 370 parsel sayılı 9.500 m2" alanlı taşınmaz hakkında 22.07.2004 tarihinde yapılan imar uygulaması ile taşınmazın 2447 m2"sinin yola ayrıldığı, kalan 7.053 m2"sinin ise davacı adına tescil edildiği, imar uygulamasının kesinleşen idare mahkemesi kararı ile baştan itibaren iptal edildiği, yol olarak ayrılan 2.447 m2"lik alanın mülkiyetinin davacıya döndüğü iddiasına dayalı olarak açılan elatmanın önlenmesi ve tazminat ile ecrimisil istemine ilişkindir. Dolayısı ile somut uyuşmazlıkta davacının malik olduğu 370 parsel sayılı taşınmazla ilgili 22.07.2004 tarihinde yapılan imar uygulamasının iptal edilip edilmediği ve iptali edilmiş ise yol olarak ayrılan 2.447 m2"lik alanın mülkiyet durumu ve elatma olguları üzerinde durulmasının gerekli olduğu, bu yönü ile davacının dava açma yönü ile aktif husumet ehliyetinin bulunduğu kabul edilerek işin esasının incelenmesinin gerekli olduğu anlaşılmıştır.
    İşin esasına yönelik yapılan değerlendirme sonucunda; 370 parsel numarası ile 9.500 m2 yüzölçümü ile davacı adına tapuda kayıtlı iken taşınmazı üzerinde 3194 sayılı İmar Kanununun 18.maddesiyle ... Belediye Başkanlığının 22.07.2004 tarihli encümen kararı ile imar uygulaması yapılmış ve taşınmazın 2.447 m2"lik kısmı uygulama neticesinde yol olarak tapudan terkin edildiği, davacının iddiasını dayandırdığı imar uygulamasının iptal edilmesine dair Mersin 2. İdare Mahkemesinin 2009/881-2010/155 sayı ve 16.02.2010 tarihli davanın davacısının ..., davalısının ise ... olduğu, davaya konu edilen taşınmazın ... Beldesi 3072 sayılı taşınmaz olduğu, iptali istenilen işlemin 07.10.2003 tarihli ve 25 sayılı Belediye Meclis kararı ile onaylanan uygulama imar imar planına dayanılarak 22.07.2004 tarihli ve 56 sayılı Belediye Encümen kararı ile uygulama imar planına dahil edilmesine dair işlemin iptali olduğu, İdare Mahkemesince, 22.07.2004 tarihli ve 56 sayılı Belediye Encümen kararının iptaline karar verilmiş olduğu, yani iptal işleminin konusunun 3072 parsel sayılı taşınmazın uygulama imar planına dahil edilmesine dair encümen kararına yönelik olduğu, davacının iddia ettiği gibi 09.09.2004 tarihli imar planına yönelik idari işlemlerin iptaline yönelik olmadığı, nitekim tapu kayıtlarında, imar planının iptali sebebi ile 09.09.2004 tarihli imar uygulaması geri dönüşüm ile taşınmazın tapu kaydı kadastro parseli haline getirilmediği, bu husususun teknik bilirkişi raporunda da belirtildiği, yani kök tapu kaydı olan 370 parsel sayılı taşınmazın 2.447 m2"lik yol olarak terkin edilen kısmın mevcut tapu kayıtlarına göre davacı adına geri dönüşümünün yapılmadığı ve yol olarak kayıtlarda devam ettiği anlaşıldığından davanın esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde aktif husumet yokluğundan redde karar verilmesi,
    2.Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyizi yönünden;
    Mahkemece, davanın reddine karar verildiğine göre, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı ... Belediyesi yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Doğru değil ise de, bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamış, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/son gereği gerekçenin değiştirilerek, 438/7. maddesi uyarınca ise hükmün (1.) ve (4.) fıkralarının düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazları yukarıda (1) numaralı bentte, davalı vekilinin temyiz itirazları ise (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile HÜKMÜN GEREKÇESİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNE, hükmün (1.) fıkrasının hükümden çıkartılarak yerine, "Davacının davasının reddine", (4.) hüküm fıkrasının hükümden çıkartılarak yerine, "Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT"ye göre dava değeri üzerinden hesap edilen 5.850,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ibaresinin yazılmak sureti ile Yerel Mahkeme hükmünün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine ve 35,90 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 23,40 TL"nin temyiz eden davacılardan alınmasına, 17.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi