Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/14520
Karar No: 2021/1635
Karar Tarihi: 24.02.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/14520 Esas 2021/1635 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/14520 E.  ,  2021/1635 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.12.2017 tarihli ve 2015/448 Esas, 2017/438 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacı vekili ile davalılardan ... vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili; vekil edeninin dava konusu taşınmazda paydaş olmasına rağmen, kullanımın uzun yıllardır paydaş kardeşi davalı ... ve paydaş olmayan diğer davalı ..."te olduğunu bildirerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ...; davacının sadece arsa üzerinde hakkı olduğunu, binanın kendisi tarafından yapıldığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... duruşmadaki beyanında; oturmuş olduğu daireyi muhtarlıkta düzenlenen senet ile satın aldığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, davacı vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davacı tarafın istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına; davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalı ... yönünden reddine; 22.10.2010-23.10.2015 tarihleri arasında davacının 1/4 payına düşen 10.380,00 TL ecrimisil bedelinin davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; davacı ve davalı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.
    Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
    Tüm dosya kapsamı incelenmiş; davacı ve davalılardan ..."ın dava konusu taşınmazın 33/6454 hissesinde iştirak halinde malik oldukları, davalı ..."in taşınmaz üzerinde kayıttan kaynaklı herhangi bir hakkının mevcut olmadığı, tapu dışı satın almaya dayanarak hak iddia ettiği, davacının mülkiyet hakkı karşısında davalı ..."in bu savunmasına değer verilmemesi gerektiği belirlenmiş; davalı ..."ın ise paydaş olmasına rağmen taşınmazın üzerindeki binanın tamamında hak iddia ettiği ancak binanın kendisi tarafından meydana getirildiğini ispatlayamadığı, mevcut durumda davacının kullanımına müsait bir alanın olmadığı görülmüştür.
    Açıklanan bu duruma göre;
    Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    1.Davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre yerinde görülmemiştir.

    2. Davacı vekilinin davanın davalı ... yönünden reddine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; az yukarda açıklandığı üzere davalının binanın tamamında hak iddia etmesi ve davacının kullanımına müsait bir alanın olmadığı dosya içeriğinden anlaşıldığına göre, davalı ... yönünden, davacının payına vaki elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekir iken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Davalı ..."in temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    3.Davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre yerinde görülmemiştir.
    4.Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı; zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler .
    Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve 6100 sayılı HMK"nin 266. vd. maddelerine uygun olmalıdır.
    Eğer, özellikle arsa ve binalarda kira esasına göre talep varsa, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenmeli, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedelleri araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilmeli, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut karşılaştırması yapılmalı, üstün veya eksik tarafları belirlenmelidir.
    İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
    Açıklanan ilke ışığında davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içerisindeki 06.02.2017 havale tarihli bilirkişiler kurulu tarafından verilen raporda ecrimisil hesabı yapılırken taşınmazın dava tarihi itibari ile getireceği ecrimisilin belirlendiği, önceki yıllar için dava tarihinden geriye doğru endeks uygulanmak suretiyle hesap yapıldığı görülmüş, Dairemiz ilkelerine uygun olmayan rapor ile sonuca gidilmesi sebebi ile hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı ..."in sair temyiz itirazlarının REDDİNE, davacı vekili ve davalı ..."in temyiz itirazları (2) ve (4) nolu benlerde açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 24.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi