Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/14215
Karar No: 2021/1703
Karar Tarihi: 25.02.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/14215 Esas 2021/1703 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/14215 E.  ,  2021/1703 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı vekili, dava konusu 8 parsel sayılı taşınmazın müvekkili şirket, komşu 9 parsel sayılı taşınmazın ise davalı adına kayıtlı olduğunu, davalının taşınmazı üzerinde yer alan binanın müvekkilinin parseline tecavüzlü olduğunu öne sürerek elatmanın önlenmesine ve taşkın bina kımsının kal"ine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 18.03.2014 tarihli, 2014/2733 Esas- 2014/5803 Karar sayılı ilamı ile, dava konusu 1019 ada 8 parselin davacı şirket, 1019 ada 9 parselin ise davalı ... adına kayıtlı olup, imar uygulaması ile oluştukları, Edirne İdare Mahkemesi"nin 200/319 Esas ve 2001/290 Karar sayılı kararı ile imar uygulamasına dayanak 9.7.1993 tarih ve 350 sayılı Belediye Encümen kararının iptal edildiği, 3194 sayılı İmar Kanunun 18.maddesi ve 2981 sayılı Kanunun 10-c ve Ek 1 maddeleri uyarınca imar uygulaması yapılmasına ilişkin 21.09.2010 tarih ve 356 sayılı Belediye Encümen kararının ise Edirne İdare Mahkemesi"nin 2010/1265 Esas 2011/328 ve 2010/1288 Esas 2011/329 Karar sayılı kararları ile iptaline hükmedildiği, Belediye tarafından temyiz itirazında bulunulduğu, halen temyiz incelemesinin tamamlanmadığı, davada yıkım isteği bulunduğundan, muhtesatın yıkımı halinde telafisi imkansız zararın doğacağı da gözetilerek, Edirne İdare Mahkemesi"nin 2010/1265 Esas 2011/328 ve 2010/1288 Esas 2011/329 Karar sayılı kararlarının temyiz incelemesinin tamamlanmasının beklenilmesi, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamı uyarınca yapılan yargılama sonunda Edirne İdare Mahkemesinin 2010/1265 Esas-2011/328 Karar sayılı ilamının Danıştay 6 .Dairesinin 11/06/2014 gün ve 2011/6043 Esas -2014/4588 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,dava konusu 1019 ada 8 nolu parselin geldisinin 119 parsel, davalıya 9 parselin geldisinin ise 118 nolu parsel olduğu, 118 ve 119 parsellere ait ölçüm değerlerine uyularak yapılan ölçüm sonucu davalıya ait 118 parsel sayılı taşınmazın davacıya ait 119 parsele tecavüzlü olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden;dava konusu 1019 ada 8 parselin davacı şirket, 1019 ada 9 parselin ise davalı ... adına kayıtlı olup, imar uygulaması ile oluştukları, Edirne İdare Mahkemesi"nin 200/319 Esas ve 2001/290 Karar sayılı kararı ile imar uygulamasına dayanak 9.7.1993 tarih ve 350 sayılı Belediye Encümen kararının iptal edildiği, 3194 sayılı İmar Kanunun 18.maddesi ve 2981 sayılı Kanunun 10-c ve Ek 1 maddeleri uyarınca imar uygulaması yapılmasına ilişkin 21.09.2010 tarih ve 356 sayılı Belediye Encümen kararının ise Edirne İdare Mahkemesi"nin 2010/1265 Esas- 2011/328 ve 2010/1288 Esas- 2011/329 Karar sayılı kararları ile iptaline hükmedildiği, kararın derecattan geçerek 11.06.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, tapu kaydının illeti ve sebebi sayılan idari işlemin iptal edilmesi halinde, bu suretle oluşan kayıtların yolsuz tescil durumuna düşeceği, öte yandan idari işlemi iptal eden İdari Yargı kararının niteliği itibariyle önceki kayıtları kendiliğinden ihyâ etmeyeceği kuşkusuzdur.
    Hâl böyle olunca, imar parselinin imar işleminin iptal edilmesi sebebiyle ortadan kalktığının tespit edilmesi halinde; öncelikle geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işleminin tamamlanıp tamamlanmadığının araştırılması, kadastral parsele geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işlemi tamamlanmış ise tecavüzün hangi kadastral veya imar parseli içerisinde kaldığı ve tecavüze konu bölümle ilgili davacının bir mülkiyet hakkı olup olmadığının belirlenmesi; geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işlemine başlanmış ancak tamamlanmamış ise sonucunun beklenmesi, başlanmamış ise çekişmenin çözüme kavuşturulması açısından öncelikle taraflara imar çap kayıtlarının iptali ve kadastral parselin geometrik ve hukuki durumuna çevrilmesi bakımından dava açılması için olanak tanınması, açıldığı takdirde o davanın sonucunun beklenilmesi ve imar parselinin iptal edilerek kadastral mülkiyet durumuna dönülmesi halinde tecavüzün hangi kadastral veya imar parseli içerisinde kaldığı ve tecavüze konu bölümle ilgili davacının bir mülkiyet hakkı olup olmadığının belirlenmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, kadastral parsel kayıtları üzerinden yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Davalının temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 25.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi