8. Hukuk Dairesi 2018/15783 E. , 2021/1766 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Maddi, Manevi Tazminat, Müdahalenin Men"i, Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili; müvekkillerinin iştirak halinde maliki olduğu, ... Mahallesi 187 Sokak, No:7/8 ... adresindeki taşınmazda 30 yıldan beri oturduklarını, maddi sıkıntıları nedeniyle taşınmazı ..."a sattıklarını ve kiracı olarak aynı taşınmazda oturmaya devam ettiklerini, ..."ın da taşınmazı 14.12.2011 tarihinde davalı ... (...)"a sattığını, davalının bu durumu müvekkiline bildirdiğini, 30.01.2012 tarihinde davalı ..."ın evin anahtarını değiştirdiğini ve müvekkillerinin eşyalarını tahrip ettiğini ve bir kısmını da yok ettiğini, müvekillerinin evlerine giremedikleri için akrabalarının yanında ikamet ettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL maddi tazminatın ve müvekkilleri için ayrı ayrı 25.000,00"er TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı- karşı davacı vekili; müvekkilinin, dava konusu taşınmazı emlakçıdan eşyalı olarak satın aldığını, ancak davacılar-karşı davalıların, hukuka aykırı ve haksız şekilde taşınmazı işgal ettiklerini, bu nedenle davacılar-karşı davalıların elatmalarının önlenmesine ve satın alma tarihi olan 14.12.2011 tarihinden karar tarihine kadar aylık 500,00 TL haksız işgal tazminatını yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacılar ... ve ..."ün manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, her bir davacı için 2.000,00"er TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."dan alınarak davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin reddine, davacıların maddi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, 1.988,00 TL maddi tazminatın davalı ..."dan alınarak, davacılar ... ve ..."e verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin maddi tazminat istemlerinin reddine, karşı dava yönünden elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiyle açtığı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davalı- karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava maddi, manevi tazminat , müdahalenin men"i ve ecrimisil talebine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı- karşı davacı vekilinin karşı dava yönünden yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2. Davalı- karşı davacı vekilinin asıl dava yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. TMK"nin 24 ve TBK"nin 58. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise kişisel varlıkların korunması ile ilgilidir. Kişisel varlıklar , bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı onuru, sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Davaya konu olayın bu çerçeve dışında kalması durumunda manevi tazminat istemi reddedilmelidir.
Somut olayda; davalı ... (...) ...’ın davacıların ev eşyalarına verdiği iddia edilen zarar, mal varlığına ilişkin zarar niteliğindedir. Manevi tazminatın koşullarını düzenleyen TBK’nin 58. maddesine göre mal varlığı zararı, kişinin sosyal fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak benimsenemez. Bu nedenle davacı yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır.
Maddi tazminat yönünden; Mahkemece 24.11.2014 tarihli bilirkişi ..."in raporunda belirlemiş olduğu değer hükme esas alınmış ise de bilirkişi ...’in raporu incelendiğinde zarar gördüğü iddia edilen eşyaların sadece piyasa değeri ve yıpranma payının belirlendiği, zararın ne olduğu ve zararın değerinin hesaplanmadığı anlaşılmıştır. Dava dilekçesinde “davalı ... (...) ...’ın müvekkillerine ait eşyaları dağıttığı, bir kısmını tahrip ettiği, bir kısmını yok ettiği ” belirtildiğinden davalı tarafından eşyalara zarar verilip verilmediği verilmiş ise zararın değeri hesaplanıp sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazları yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı-karşı davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.