Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9900
Karar No: 2020/6
Karar Tarihi: 13.01.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/9900 Esas 2020/6 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, davalılar-karşı davalıların, davacıların miras bırakanı Miraç tarafından yapılan binanın davacılara ait olduğunun tespit edilmesine yönelik açtıkları karşı davayı reddetti. Ancak, bir kısım davalılar-karşı davacılar vekili, davanın kabul edilmemesi gerektiğini belirterek temyiz etti. Dairece dosya incelendikten sonra kararın doğru olduğuna hükmedildi. Ancak, karşı dava konusunda mahkemenin isabetli bir karar vermediği ve gereken delillerin toplanmadığı belirtilerek bozma kararı verildi. Sonrasında yapılan yargılamada mahkeme, bozmaya uyulmaması nedeniyle yanlış karar verdiği için karar bozuldu. HUMK 428. madde gereği tarafların ilamın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteyebileceği belirtildi.
Açıklama:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HUMK) Geçici 3. maddesi
- HUMK 428. madde
- HUMK 388/4. ve 440/I. maddeleri (HMK m. 297/ç)
8. Hukuk Dairesi         2016/9900 E.  ,  2020/6 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma üzerine yapılan yargılama sonunda Mahkemece, karşı davanın reddine karar verilmiş olup hükmün bir kısım davalı-karşı davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    KARAR
    Davacılar-karşı davalılar ... ve müşterekleri vekili, ... Mahallesi 837 ada 183 parselde tarafların hissedar olduklarını, taşınmaz üzerindeki yapının davacıların murisi Miraç ... tarafından yapıldığını ve davacılara ait olduğunu açıklayarak, taşınmaz üzerindeki yapının davacıların murisi Miraç ... tarafından meydana getirildiğinin ve davacılara ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, karşı dava konusu yapının da tarafların kök murisi ... ... tarafından meydana getirilmesi sebebiyle haksız karşı davanın reddini savunmuştur.
    Bir kısım davalılar-karşı davacılar vekili, davacıların davasının iyiniyetli olmadığını, tarafların 837 ada 183 parseli de kamulaştırılan 837 ada 74 parsel gibi taksim ettiklerini, uzun yıllar bu şekilde kullandıklarını, hatta 837 ada 74 parselin hem arsa hem üzerindeki binanın karayolları kamulaştırması sırasında tespit edilen bedelinin taraflara hisseleri oranında paylaştırıldığını açıklayarak, davanın reddini savunmuş, karşı davalarında ise karşı davacılar tarafından yapılmasına rağmen 837 ada 183 parsel üzerindeki binalara karşılık karşı davalılara bırakılan ve 837 ada 74 parselin kamulaştırılması sebebiyle karşı davalılara ödenen 6.114 TL"nin ödeme tarihinden geçerli yasal faizi ile karşı davalılardan tahsili ile karşı davacılara iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, açılan davanın kabulü ile ... İli Merkez ... Mahallesi 837 ada 183 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve bilirkişi Halil Keleş’in 19.11.2012 tarihli raporunda belirttiği toplam inşaat alanı 128,60 m2 olan binanın davacıların murisi Miraç ... tarafından yapıldığının tespitine, açılan karşı davanın ise ispatlanamadığından reddine karar verilmesi, hükmün, davalılar-karşı davacılar ... ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, asıl davada dava konusu yapılan ve teknik bilirkişinin 128,60 m2 toplam inşaat alanına sahip olduğunu bildirdiği muhdesatın davacılar-karşı davalıların miras bırakanı Miraç ... tarafından yapıldığı gerek dinlenen tanık beyanları gerek dosya içindeki Miraç ... adına düzenlenen yapı ruhsatı ve eklerinden anlaşıldığına göre davalılar-karşı davacılar ... ... ve müşterekleri vekilinin asıl dava ile ilgili verilen hükme yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının bu bölüm bakımından reddi ile asıl davada 837 ada 183 parsel üzerindeki yapı ile ilgili verilen muhdesatın davacılar-karşı davalılar murisi tarafından meydana getirildiğine ilişkin hüküm bölümünün onanmasına, davalılar-karşı davacılar ... ... ve müşterekleri vekilinin karşı dava ile ilgili verilen redde yönelik temyiz itirazlarına gelince; karşı davadaki taleple ilgili olarak iddia ve rıza-i taksimin varlığının ispatlanmadığına yönelik cümle dışında herhangi bir söz, açıklama veya değerlendirme kısaca herhangi bir gerekçe bulunmadığı, ortada denetlenebilecek gerekçeli bir karar olmadığına göre mahkemece yapılacak iş; öncelikle karşı davadaki taleple ilgili taraflara delillerini sunmaları için süre ve imkan vermek, sunacakları delilleri toplamak, toplanacak tüm delilleri birlikte tartışıp değerlendirmek ve sonrasında özellikle Anayasa"nın 141/3. maddesi ve ona koşut bir düzenleme içeren 6100 sayılı HMK"nin 297. (Mülga HUMK"un 381, 388 ve 389.) ve 27. maddeleri de gözetilerek gerekçelerini açıkça kaleme aldığı anlaşılabilir ve denetlenebilir nitelikte bir hüküm kurmak olması gerektiği, açıklanan yasal düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınmadan, herhangi bir delil toplanmaksızın karşı davadaki taleple ilgili olarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş bulunmasının usul ve kanuna aykırı olduğuna işaret edilerek bozma kararı verilmiş, mahkemece bozma kararına uyularak, taraflar arasındaki fiili taksimin yapıldığı iddiasının dinlenen taraf tanıklarının beyanları, 837 ada 74 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma evraklarıve diğer delil niteliğindeki bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde ispatlanamadığından açılan karşı davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm süresi içinde, bir kısım davalılar karşı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Öncesi 05.03.1961 tarihinde kadastro yolu ile ... oğlu ... ... adına oluşan 837 ada 18 parselin ifrazı sonrası meydana gelen ve dava konusu yapının bulunduğu 837 ada 183 parsel 669,03 m2 miktarında, bahçe vasfı ile 27.09.2010 tarihi itibarıyla paylı mülkiyet halinde taraflar adına tapuda kayıtlı bulunmaktadır. Karşı davada kamulaştırıldığı bildirilen 837 ada 74 parsel ise yine 05.09.1961 tarihinde kadastro sebebiyle ... oğlu ... ... adına kayıtlı ve 22.01.2010 tarihinde intikalen taraflar adına tescil edilmiş iken 20.05.2010 tarihinde başlayan kamulaştırmalar sonrası tamamı 27.10.2010 tarihi itibarıyla Karayolları Genel Müdürlüğü adına tapuda kayıtlı durumdadır.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmiş ise de, bozma gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Şöyle ki, mahkemece bozma sonrası taraflara 20.01.2015 tarihli celsede, delillerini sunmaları için süre verildiği, sonraki celse, bir kısım davalılar-karşı davacılar vekilinin, delillerini önceden bildirdiklerini bildirdiği, davacılar-karşı davalılar vekilinin ise, yeniden delil bildirdiği, bildirmiş olduğu iki tanığın duruşmada beyanının alındığı, bir kısım davalılar-karşı davacılar vekilinin ise, bozma öncesinde bildirdiği delillere dayandığı, buna göre, karşı davaya konu 74 parsel üzerinde, yeniden keşif icra edilerek, keşif yerinde davalılar-karşı davacılar vekilinin bozma öncesi bildirmiş olduğu tanıklar yeniden, karşı davaya ilişkin bilgi ve görgüleri sorularak dinlendikten sonra tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar karşı davacılar vekilinin karşı davanın reddine yönelen temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle usul ve kanuna uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"un 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden bir kısım davalı-karşı davacılara iadesine, 13.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi