Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/7151
Karar No: 2020/7526
Karar Tarihi: 24.11.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/7151 Esas 2020/7526 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/7151 E.  ,  2020/7526 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı vekili, dava konusu 1618 ada 322 parsel sayılı taşınmaz ile üzerinde bulunan kantar, depo ve bir katlı binanın vekil edenin babasına ait olduğunu, nizalı yerin davalı şirket tarafından kullanıldığını, ihtarnameye rağmen taraflarına herhangi bir ödemenin gerçekleştirilmediğini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL ecrimisil bedelinin tahsili talep ve dava edilmiş, ıslah dilekçesi ile talep 49.695,00 TL’ye yükseltilmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının 3/20 hissesinin bulunduğu 1618 ada 322 parselde bulunan binaların davalı şirket tarafından kullanıldığı anlaşıldığından, dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi nazara alınarak açılan davanın kabulü ile; 49.695,00 TL ecrimisilin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 10.000,00TL’ye dava tarihinden itibaren, 39.695,00 TL’ye ıslah tarihi olan 08.02.2016 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
    1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
    Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK"nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)
    Hemen belirtilmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık, değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK"nin 266 vd. maddelerine uygun olmalıdır.
    Eğer, özellikle arsa ve binalarda kira esasına göre talep varsa, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenmeli, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedelleri araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilmeli, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut karşılaştırması yapılmalı, üstün veya eksik tarafları belirlenmelidir.
    İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
    Somut olaya gelince; davaya konu edilen ve ecrimisile hükmedilen 1618 ada 332 parsel sayılı taşınmazın kargir depo niteliği ile davacı ve dava dışı kişiler adına elbirliği şeklinde kayıtlı olduğu; davalı şirketin kargir depo dışındaki diğer yapıların kendileri tarafından inşaa edildiğinin belirtildiği, taşınmaz üzerinde başkaca yapıların olduğu, Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal kira irdelemesi yapılmadan taşınmazda bulunan tüm yapılar üzerinden bina (daire ve işyeri) kira yöntemine göre ecrimisil hesabı yapıldığı, mahkemece bu rapor esas alınarak ecrimisile hükmedildiği anlaşılmaktadır.
    O halde, Mahkemece, öncelikle, kargir depo dışındaki diğer yapıların davalı şirket tarafından yapıldığı iddiası olduğuna göre taşınmaz üzerindeki diğer binaların davalı tarafından yapılıp yapılmadığı konusunda davalı delilleri de değerlendirilmek suretiyle bir sonuca varılması, kargir depo dışındaki yapıların davalı şirket tarafından inşaa edildiğinin ispatlanması halinde kargir depo yönünden bina (daire ve işyeri) ve depo dışındaki kısım yönünden de arsa emsal kira yönteminin dikkate alınması, (ancak) kargir depo dışındaki yapıların davalı şirket tarafından yapıldığının ispatlanamaması halinde ise taşınmazın bina (daire ve işyeri) emsal kira yöntemi üzerinden, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenerek, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedelleri araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilerek, az yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde oluşturulacak bilirkişi heyeti marifeti ile yine yukarıda belirtilen ilkeler ve olgular doğrultusunda bilimsel verilere uygun, denetime elverişli şekilde emsal karşılaştırması yapılarak ecrimisil hesabı konusunda rapor alınması, ondan sonra varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi olmalıdır. Eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile yetinilerek sonuca gidilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazları yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen sebeplerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi