Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5552
Karar No: 2020/7658
Karar Tarihi: 26.11.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/5552 Esas 2020/7658 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/5552 E.  ,  2020/7658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün asıl ve birleşen davada davacı vekili ile birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı vekili asıl dava dilekçesinde, müvekkiline ait 14 parça arsa vasıflı taşınmazın davalı ... tarafından 20 yılı aşkın zamandan beri vekil edeninin rızası hilafına yol ve kaldırım olarak işgal edildiğini, davalıya işgallerine son vermesi hususunda defaatle yapılan uyarıların sonuçsuz kaldığını açıklayarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süreyi kapsamak üzere 666.000,00 TL ecrimisilin yasal faiziyle birlikte davalı ... Belediyesinden tahsilini talep etmiş, birleşen Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/254 Esas 2013/432 Karar Sayılı dosyasında dava dilekçesinde ise aynı parseller hakkında, aynı maddi vakıalara ve sebeplere dayanarak ... Büyükşehir Belediyesinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süreyi kapsamak üzere 156.631,52 TL. ecrimisil bedelinin asıl dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Asıl davada davalı ... vekili cevap dilekçesinde dava konusu taşınmazların ... Büyükşehir Belediye Başkanlığının yetki ve sorumluluğunda bulunan yerler içinde bulunmasından dolayı davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, anılan taşınmazlarda vekil edeninin herhangi bir işgalinin olmadığını, davacının talep ettiği ecrimisil miktarının fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Birleşen davada davalı ... vekili cevap dilekçesinde dava konusu taşınmazların bulunduğu yolun ana arter yol kapsamından çıkarıldığını bu nedenle de bulundukları yerdeki yetki ve sorumluluğun Karayolları Genel Müdürlüğüne ait olduğunu belirterek, pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller , alınan bilirkişi raporları , gelen müzekkere cevapları doğrultusunda dava konusu taşınmazların ana arter yolunda kalması sebebiyle asıl davada davalı ... Başkanlığına açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiği , birleşen davada davalı ... yönünden ise alınan bilirkişi raporları ve ek raporları ile emsal değerlere göre yapılan karşılaştırmada emsal kira sözleşmeleri değerlendirilmek suretiyle ve emsal taşınmazın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapı yaklaşık tablosuna göre 4B yapılar kapsamında olup, yıpranma payı düşüldükten sonra davacıya ait olan yol ve kaldırım altı ile kaldırım ve yol taşkınlıklarının ... caddesi boyunca devam ettiği ve dosyadaki bilgilere göre ana arter olduğu, davacı şirketin davalıdan dava tarihi itibariyle isteyebileceği dönemler itibariyle hesaplanan ecrimisil bedeli toplamının 262.601,18 TL olduğu anlaşılmakla, davacının ... Büyükşehir Belediye aleyhine açtığı davasının bu miktar üzerinden kabulüne karar vermek gerektiğinden ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine; davacının ... aleyhine açtığı davanın kısmen kabulü ile 262.601,18 TL’ nin dava tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile davalı ... Belediyesi Başkanlığından alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmesi üzerine; hüküm, asıl dava ve birleşen davada davacı vekili ile birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Asıl dava ve birleşen dava ecrimisil isteğine ilişkindir.
    Somut olayda dosya kapsamında bulunan ... Emlak Yönetimi Daire Başkanlığı Kamulaştırma Müdürlüğünün 04.12.2013 tarihli yazısında dava konusu taşınmazların bulunduğu ... Caddesi ve ... Caddesi’nin 14.05.1986 tarihli 1986/5-2 Sayılı UKOME kararı ile ana arter kapsamına alındığı, daha sonra 17.12.2009 tarihli 2009/8-1 Sayılı UKOME kararı ile ana arter kapsamından çıkarılıp ilçe sorumluluğuna girdiği, ...’un (... yolu) 14.01.2004 tarihli 2004/1-12 sayılı UKOME kararı ile ana arter kapsamına alındığı, ... Yolu 08.11.2004 tarihli Karayolları 2004 Protokolü ile 21.02.2005 tarihi itibariyle karayollarının ... Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğuna girdiği, daha sonra 11.07.2010 tarihli Protokol ve Fen Kurulu’nun Kararı ile ... Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğundan çıkıp Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumluluğuna girdiği, bununla beraber Karayolları Genel Müdürlüğü ile Belediye arasında 01.06.2010 tarihinde hazırlanan 07.03.2011 tarihli 2011/1516 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kabul edilen, 15.07.2011 tarihinde tanzim ve imza edilen 20.08.2002 ve 08.11.2004 tarihli Protokollerin yürürlükten önceki kamulaştırma ve kamulaştırmasız el atmalardan kaynaklanan hukuki sorumlulukların hangi tarafa ait olacağının belirlenmesi amacıyla hazırlanan Yolların Devri Hakkındaki Protokollerde Değişiklik Yapılmasına Dair Protokol ile ... Büyükşehir Belediyesine devredilen yollarla ilgili açılan davalarda sorumluluğun kime ait olacağının açıklandığı anlaşılmaktadır.
    Bu nedenle, öncelikle dava konusu taşınmazların tamamının arsa vasıflı olduğu dikkate alınarak taraflara dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde veya bulunduğu yere yakın mahalde bulunan arsa vasıflı taşınmazların kiralanmasına ilişkin emsal kira sözleşmelerinin sunulması hususunda süre ve imkan verilmeli, verilen sürede taraflar emsal nitelikte arsa kirası sözleşmeleri sunmamışlarsa, mahkemece re’sen vergi dairesi, belediye gibi kurumlara yazı yazılarak emsal arsa kirası sözleşmelerinin dosyaya getirtilmesi sağlanmalı, yazı yazılan kurumlardan emsal arsa kirası sözleşmelerinin dosyaya temini sağlanamamışsa, keşfen ecrimisil hesaplaması yapacak bilirkişilerce emsal arsa kiralamasına ilişkin sözleşmelerin temini sağlanmalıdır. Daha sonra dava konusu taşınmazların niteliğine göre alanında uzman bilirkişiler ile taşınmazların başında keşif yapılmalı, yapılacak keşifte öncelikle az yukarıda belirtilen ... Emlak Yönetimi Daire Başkanlığı Kamulaştırma Müdürlüğünün 04.12.2013 tarihli yazısındaki açıklamalar çerçevesinde asıl ve birleşen davada, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için ecrimisil talep edildiği hususu dikkate alınarak ecrimisil istenen bu süre içerisinde taşınmazların her birinin bulunduğu yerde yetki ve sorumluluğun hangi kurumda olduğu, pasif husumetin değerlendirilmesi bakımından duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir. Keşifte her bir taşınmazın ne kadarlık kısmının ne suretle işgal edilmiş olduğu tespit edilip bu husus keşfe katılan fen bilirkişinin raporunda açıklanarak krokisinde işaretli biçimde gösterilmelidir. Ecrimisil hesaplamasına yönelik raporda bilirkişi heyetince asıl ve birleşen davada davacının ecrimisil talebinin dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süreye ilişkin olduğu hususu nazara alınarak az yukarıda belirtildiği şekilde dosyaya temini sağlanan emsal arsa kirası sözleşmelerinden yararlanılıp, emsal arsa kirası sözleşmelerine konu taşınmazlar ile dava konusu taşınmazların ecrimisil bedellerinin miktarını etkileyecek olumlu ve olumsuz yönlerinin karşılaştırması yapılarak dava konusu taşınmazların önce dava tarihinden geriye doğru 5 yıl önceki tarihteki, yani ecrimisil talep edilen sürenin başlangıcındaki bir aylık ecrimisil bedeli belirlenmeli, müteakip dönemlerin başlangıcında ise aylık ecrimisil bedellerinin tespitinde ÜFE artış oranları uygulanmak suretiyle talep edilen 5 yıllık süreye ilişkin ecrimisilin tespiti sağlanmalı, ecrimisil hesaplamasında dava konusu edilen her bir taşınmazın tapu kaydına göre davacının sahip olduğu pay oranı nazara alınmalı, ayrıca dava konusu edilen ve işgalli olduğu belirlenen taşınmazların işgalli olmayan kısımlarının mevcut halleriyle davacı tarafından ekonomik ve işlevsel olarak kullanılabilir olup olmadığı da değerlendirilmeli, bu kısımlar da haksız işgal neticesi ekonomik ve işlevsel olarak kullanılabilir olmaktan çıkmışsa, bu kısımlar yönünden de ecrimisil hesaplaması yapılmalıdır. Diğer yandan Mahkemece, az yukarıda belirtilen ... Emlak Yönetimi Daire Başkanlığı Kamulaştırma Müdürlüğünün 04.12.2013 tarihli yazısındaki açıklamalara göre ecrimisil talep edilen süre aralığında dava konusu edilen her bir taşınmazın bulunduğu yerde hangi kurumun yetki ve sorumluluğunun bulunduğuna yönelik tespite göre asıl davanın ve birleşen davanın davalıları yönünden ayrı ayrı surette pasif husumetin bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre ecrimisil talebi konusunda karar verilmesi gerekirken, açıklaması yapılan hususlar nazara alınmadan, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davacı ... ... AŞ vekili ve birleşen davada davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 26.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi