Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3612
Karar No: 2015/4714
Karar Tarihi: 17.03.2015

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/3612 Esas 2015/4714 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı işveren, davacı çalışanın alacaklarına ilişkin davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davacının ücret, kıdem tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili ve yol ücreti alacaklarının kısmen kabulüne karar vermiştir. Davacı, ücretinin 1.800 TL net olduğunu iddia etmiştir. Davalının savunması ise davacının asgari ücretten çalıştığı yönündedir. Bilirkişi tarafından davacının ücreti 1.800 TL olarak hesaplanmış ve mahkemece bu miktar üzerinden hüküm kurulmuştur. Ancak karar bozulmuştur çünkü davalının bankadan ücret ödemelerini yaptığı savunması ve yargılama aşamasındaki itirazları dikkate alınmadan eksik inceleme ile karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu Madde 32, Borçlar Kanunu Madde 323.
7. Hukuk Dairesi         2015/3612 E.  ,  2015/4714 K.

    "İçtihat Metni"

    İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak

    Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 17.03.2015 günü belirlenen saatte temyiz eden davalı ... vekili ... ile karşı taraftan davacı N.. D.. vekili ... geldiler. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
    1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2.Davacı vekili, davacının 14.04.2004- 08.02.2012 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesini ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle kendisinin feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ücret, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili ve yol ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanununda 32 nci maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
    Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine, dönemlere uyularak ödenmelidir. Yukarıda değinilen Yasa maddesinde bu süre en çok bir ay olarak belirtilmiştir.
    İş sözleşmesinin tarafları, asgarî ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması, taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez. Böyle bir durumda dahi ücret, Borçlar Kanunun 323 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre tespit olunmalıdır. İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçilere o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
    Somut olayda davacı ücretinin 1.800,00 TL net olduğunu iddia ederek bu miktar üzerinden alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davacı tanıkları iddiayı doğrulamıştır. Davalı davacının asgari ücret üzerinden çalıştığını savunmuştur. Bilirkişi hemşire olan davacının 1117,47 TL brüt asgari ücret üzerinden çalışmayacağını belirterek iddia ve destekleyen tanık beyanları doğrultusunda net 1.800,00 TL üzerinden alacakları hesaplamış ve mahkemece bu miktar üzerinden hüküm kurulmuştur.
    Davacının ücretinin miktarı taraflar arasında tartışmalı olduğundan emsal ücret araştırması yapılmadan davacı tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi hatalı olduğu gibi davalının bankadan ücret ödemelerini yaptığı savunmaları ve bu yönde yargılama aşamasındaki itirazları dikkate alınmadan eksik inceleme ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    3.Genel Sağlık Sigortası (GSS) Türkiye"deki Sosyal Güvenlik Kurumları olan Emekli Sandığı, Bağ-Kur, Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) ve Yeşilkart"ı tek bir çatı altında, GSS çatısı altında toplamayı hedeflemiştir. Medula bu çalışmanın bilişim ayağıdır. Devlet hastaneleri, özel hastaneler, üniversite hastaneleri, diyaliz merkezleri ve daha birçok sağlık kuruluşunun verdikleri hizmet kullandıkları tıbbi malzeme ve ilaçların bedelinin geri ödeme kurumu tarafından ödenmesi için GSS medula meb servislerini kullanmaları gerekmektedir. GSS medula meb servisleri aracılığıyla hak sahipliği ve sözleşme doğrulama yani provizyon alma hizmeti alınmakta ve böylece hasta kabul ve sevk işlemleri yapılabilmektedir. Provizyon alma işleminin mümkün olmadığı hallerde acil hariç hastanede çalışma yürütülmesi bu hali ile mümkün değildir. Bu nedenle davalı vekilinin bu talebi üzerinde durularak istek dönemini kapsar şekilde medula sistemi üzerinden ulusal bayram genel tatil günleri ile mesai saatleri dışında provizyon alıp almamanın mümkün olup olmadığı, hangi branşlara, hangi tarihlerden itibaren provizyon alma hizmeti verildiği sorulmalı, yazı cevabı geldikten sonra davacının yaptığı iş, tanık anlatımları ve toplanmış deliller birlikte değerlendirilerek davacının ulusal bayram genel tatil çalışması ile fazla çalışması olup olmadığı konusunda sonuca varılmalıdır.
    Bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 17/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi