Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/19747
Karar No: 2015/6494
Karar Tarihi: 07.04.2015

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/19747 Esas 2015/6494 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalıya ait işyerinde çalışırken iş akdinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsili talep etmiştir. Mahkeme davanın reddine karar vermiş, ancak Yargıtay bu kararı bozmuştur. Yargıtay, mahkemenin fazla mesai ücretlerini hesaplamadığını ve mahsup etmediğini belirtmiştir. Davacının tanık anlatımlarına göre hesap edilecek fazla mesai ücretinden bordrolardaki tahakkuklarının mahsup edilerek bakiye fazla mesai ücretinin hüküm altına alınması gerektiği belirtilmiştir. Davacı vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmiş ve karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 4857 sayılı İş Kanunu, 1475 sayılı İş Kanunu Geçici 1. Madde.
7. Hukuk Dairesi         2014/19747 E.  ,  2015/6494 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Afyonkarahisar İş Mahkemesi
    Tarihi : 23/09/2014
    Numarası : 2014/275-2014/544


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2)Davacı, davalıya ait işyerinde çalışırken iş akdinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 27.11.2013 tarihli ilamı ile özetle ve sonuç olarak, “...Somut olayda, davacının kıdemi dikkate alındığında devamsızlığı hayatın olağan akışına aykırı olup, mahkemece davacının (16,17,19,20).9.2011 tarihli tutanak tanıkları resen dinlenmeden eksik inceleme ile sonuca gidilmiş olması bozma nedenidir.
    Ayrıca davalı işverence fazla mesai yönünden bordrolarda, davacının gercekte fiilen yaptığı fazla mesaileri göstermeyen ve gerçekle örtüşmeyen sembolik fazla mesai tahakkukları yapılmış olup, mahkemece davalı tarafça ispat edilen fazla mesai miktarının hesabı yapılmak suretiyle, aylık bordrolardaki tahakkuk ettirilen fazla mesai ücretine ilişkin miktarlarda her ay itibariyle hesap edilen fazla mesai miktarlarından mahsup edilmek suretiyle hüküm kurulması gerekirken yanlış değerlendirmeyle fazla mesai alacaklarının reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçeleri ile bozulmuştur.
    Mahkeme bozma kararına uymuş, devamsızlık tutanakları altında imzası bulunanları tanık olarak dinlemiş ve davacının iş sözleşmesinin davalı işverence haklı olarak feshedildiği, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığı, fazla mesai ücretinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın yeniden reddine karar vermiştir.
    Fazla mesai konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır.
    Öncelikle belirtilmelidir ki; 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da açıkça vurgulandığı üzere;
    Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, mahkeme yönünden; bozma kararında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak, kararda açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama “usulü kazanılmış hak” olarak adlandırılır. Bu hukuki kurum mahkemeye; hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve yerine getirilmesi istenilen hususlar kapsamında, yargılama usulünün, davanın sürüncemede kalmaması ve en az maliyetle bir an önce bitirilmesi amacına yönelik “usûl ekonomisi ilkesi” çerçevesindeki hükümleri ışığında, uyulan bozma kararı gereğinin yerine, tam olarak getirilmemesi gerekçesiyle ikinci kez “BOZULMASINA” sebebiyet vermeyecek şekilde, özenle işlem yapmak ve hüküm kurmak zorunluluğunu getirir.
    Uzun yıllardan beri Yargıtay"ın kökleşmiş, sapma göstermeyen uygulamaları ve öğretide benimsenen usulü kazanılmış hak müessesesi, usul hukukunun dayandığı vazgeçilmez ana temellerinden biridir.
    Somut olayda; mahkemenin hükmüne uyduğu bozma ilamında, davalı işverence sunulan bordrolardaki fazla mesai tahakkuklarının davacının gerçekte yaptığı fazla mesaileri göstermediği, gerçekle örtüşmeyen, sembolik tahakkuklar olduğu belirtilerek davacının tanık anlatımları ise ispat ettiği fazla mesai ücretinden bordrolardaki tahakkukların mahsubu ile bakiye fazla mesai ücretinin hüküm altına alınması gerektiği belirtilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece davacının dinlettiği tanık anlatımlarına göre hesap edilecek fazla mesai ücretinden bordrolardaki tahakkukları mahsup edecek şekilde ek hesap raporu alındıktan sonra fazla mesai ücreti hakkında karar vermesi gerekirken bozma öncesinde gerekçe ile bozmanın gereği yerine getirilmeden talebin reddi hatalı olmuştur.
    O halde davacı vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi