Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14949
Karar No: 2016/10455
Karar Tarihi: 10.05.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/14949 Esas 2016/10455 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2016/14949 E.  ,  2016/10455 K.

    "İçtihat Metni"




    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava Türü : Alacak


    YARGITAY İLAMI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı bünyesinde çalışmakta iken üyesi olduğu ...-Sen ile davalı ... arasında akdedilen 19/06/2012 tarihli 01/01/2012 tarihinde başlayan sözleşme uyarınca bayramlarda ve her ay 200,00 TL sosyal denge tazminatı ödenmesi gerektiğini ayrıca sözleşmenin 24"üncü maddesi uyarınca her ay maaşlarından kesilen 2,50 TL spor kesintisinin de ödenmediğini iddia ederek her bir davacı için 2.770,00 TL olmak üzere toplam 8.310,00 TL alacağın işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, 5902 sayılı Yasa"nın 18/3 üncü maddesi uyarınca davalı tarafından ödeme yapılmasının mümkün olmadığını,zira İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü"nde çalışan personelin özlük haklarından Başbakanlığa bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı"nın sorumlu olduğunu, bu nedenle davanın bu kuruma yöneltilmesi gerektiğini, sosyal denge tazminatını bu kurumun İl Özel İdaresi bütçesine aktarmaması nedeni ile ödeme yapılamadığını, kaldı ki, davalı ... ile ...-Sen arasında imzalan Sosyal Denge Sözleşmesi"nin davacıları kapsamadığını, zira İl Afet ve Acil Durum Müdürlüklerinin 5902 sayılı Kanun ile kurulduğunu, İl Özel İdarelerine ilişkin 5302 sayılı Kanun ile alakası olmadığını, sözleşmenin ise il özel idaresi bünyesindeki işyerlerini ve buralarda çalışan kamu görevlilerini kapsadığını, ayrıca tavan sınırının aşılmasının mümkün olmadığını, yapılan görevin, birimin, iş hacminin, görev yerinin, çalışma süresi,kadro ve görev ünvanı gibi hususların dikkate alınarak miktarının belirlenmesi gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davacıların birlikte dava açıp açamayacağı ihtilaflıdır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 166. maddesine göre aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Aynı Kanun"un 167. maddesine göre ise mahkeme, yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için, birlikte açılmış veya sonradan birleştirilmiş davaların ayrılmasına, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden karar verebilir. Bu durumda mahkeme, ayrılmasına karar verilen davalara bakmaya devam eder.
    Dava arkadaşlığı, zorunlu ve ihtiyari dava arkadaşlığı olmak üzere iki tür olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun’da düzenlenmiş bulunmaktadır. Kanun’un 59. maddesine göre, “Maddi hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hâllerde" mecburi dava arkadaşlığı vardır. Yine Kanun’un 57. maddesine göre, “Davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması, ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri ya da davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması" hallerinde ihtiyari dava arkadaşlığı söz konusu olabilir. Birden fazla kimsenin dava arkadaşlığı koşulları bulunmaksızın birlikte dava açabilmeleri ya da kendilerine karşı dava açılabilmesi usul hükümlerine göre mümkün değildir.
    Belirtmek gerekir ki, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olsa bile, bu tür alacaklara ilişkin uyuşmazlıkların özelliği gereği bu tür davaların birlikte görülmesi doğru değildir.
    İddia ve savunmanın usule uygun şekilde araştırılması, delillerin tümüyle toplanıp ayrıntılı olarak değerlendirilmesi ve hukuki gerçekliğin tam olarak sağlanması ve ayrıca kararın, Yargıtay denetimine elverişli olabilmesi için dava dosyalarının ayrı ayrı görülüp sonuçlandırılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olayda, aynı işverene karşı üç çalışan birlikte dava açmış ise de, aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından ve her birinin hizmet süresi, ücreti, yaptığı iş farklı olabileceğinden sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için davaların tefrik edilerek ayrı ayrı sürdürülüp sonuçlandırılması gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan işin esası hakkında karar verilmesi hatalı olmuştur.
    O halde resen dikkate alınması gereken bu yönden temyiz nedenlerine bakılmaksızın karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre esasa dair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 10.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi