Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/42191
Karar No: 2016/4378
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/42191 Esas 2016/4378 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2015/42191 E.  ,  2016/4378 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : İşe iade

    YARGITAY İLAMI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacı vekili ; iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğini öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini ve sendikal fesih nedeniyle tazminata hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, feshin geçerli nedene dayalı olduğunu ve sendikal tazminat talebinin yerinde bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davalı tarafından ikale sözleşmesi ile iş akdinin sona erdirildiği savunulmakta ise de ikale koşullarının somut olayda oluşmadığı, davalılar ... A.Ş. ile ... A.Ş."nin aynı işyerinde faaliyet gösterdiği, ... A.Ş."nin üretimin tamamını üstlendiği, bununla birlikte ... A.Ş."nin de işyerinde kendi işçilerini çalıştırdığı, dolayısıyla işin anahtar teslimi olarak verilmediği, üstelik ... A.Ş."nin işyerinde çalışan işçilerinin ... A.Ş. işçilerini denetlediği, dolayısıyla esas itibariyle davaya cevap dilekçesi ile davalı vekilince de kabul edildiği, ... A.Ş"nin işyerindeki faaliyeti ... A.Ş."ne ait makinalarla, alet vs. ile mi yoksa kendisine ait ekipmanla mı yaptığının dosya içeriğinden anlaşılamadığı, tarafların arasında yazılı yapılmış bir alt işverenlik sözleşmesinin dosyaya sunulmadığı, bu nedenle ... A.Ş.nin ... A.Ş. işyerinde yüklendiği işin taraf ve taraf beyanları ile beyanları belirlenmeye çalışması zorunluluğunun doğduğu; tüm bu tespitler çerçevesinde, ... A.Ş. ile ... A.Ş. arasında yapılan alt işverenlik sözleşmesi sonucunda, asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi için Yargıtay’ın emsal kararlarında birlikte aranan “işletmenin ve işin gereği” ile “teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler” ölçütünün dava konusu olaydaki alt işveren sözleşmesi bakımından bulunmadığı, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu, davalı işyerinde sendikalaşma hareketinin özellikle 2013 yılı Aralık ayı itibariyle başladığı; Ocak 2014 döneminde yoğunlaştığı, davalı işyerinde 133 işçinin işten ayrıldığı, bunlardan 30’unun sendikalı olduğu, 7 işçinin ise sendikadan istifa ettiği, bunlardan 2 tanesinin iş sözleşmesi sona ermeden, 5 tanesinin ise sona erdikten sonra sendikadan ayrıldığı, İşyerinde Mart 2014 döneminde 21 sendikalı işçinin çalışmaya devam ettiği, işyerinde daha önceden toplu iş sözleşmesi bağıtlandığına ya da yetki prosedürünün başlatıldığına dair dosyada bilgi bulunmadığı, işyerine yeni işçi alınıp alınmadığı, alınmışsa bu işçilerin sendikalı olup olmadığı hususlarının da da dosya kapsamından anlaşılamadığı, bu nedenlerle davacının feshin sendikal nedene dayalı olduğu iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davalı ... ... Yap. San. ve Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine, davalı ... ... San. ve Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın kabulü ile işverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının davalı ... ... San. ve Tic. A.Ş."ne ait işyerindeki işine iadesine, işe iadenin mali sonuçlarından ..... AŞ şirketinin sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
    Dosya içeriğine göre; davalı işveren tarafından davacıdan gelen talep üzerine iş akdine son verildiği savunulmuş olup somut olayda ikale sözleşmesinin koşullarının oluştuğunun ispatlanamadığı ve dosyada bulunan kıdem tazminatı ödenerek işten ayrılma talebini içeren yazının davacının gerçek iradesini yansıtmadığı, davacının iradesinin fesada uğratıldığı esasen iş akdinin işveren tarafından feshedildiği ve yargılama sırasında da davalı işverenin davacıyı işe davet etmiş olduğu anlaşıldığından, mahkemece feshin geçersiz olduğunun tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesinde ve ayrıca davalı ... A.Ş. şirketinin asıl işi olan üretim işini diğer davalı ... A.Ş. şirketine gördürdüğü anlaşıldığından davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davalıların bu yöndeki temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ne var ki; davacı feshin sendikal nedene dayalı olarak yapıldığını iddia etmiş olup mahkemece bu konuda yapılan araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
    Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
    İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.
    Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
    Somut olayda, mahkemece yeterince araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2014 yılı Ocak ve Şubat aylarında 133 işçinin işten ayrıldığı, işten ayrılan işçilerden 30"unun sendikalı olduğu, Mart 2014 itibariyle 21 sendikalı işçinin çalışmaya devam ettiği dikkate alınarak iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğinin ispatlanamadığı kabul edilmiş ise de; davacı taraf 28.02.2014 tarihinde iş aldi feshedilmiş gözüken 72 işçinin aslında iş akdinin feshedilmediğini, bu işçilerin davalının başka bir işyerinde (vitrifiye fabrikası) görevlendirildiklerini, 2014 Ocak ve Şubat ayında aslında toplam 60 işçinin iş akdine son verildiğini, sendika üyeliğinin yoğunlaştığı 07.01.2014 -29.01.2014 tarihleri arasındaki dönemde ise davacı dahil 24 işçinin iş akdine son verildiği, iş akdine son verilen bu işçilerden 20"sinin sendikalı olduğunu, 4"ünün ise sendikal faaliyetlere katılan kişiler olduğunu öne sürmüştür.
    Dosya kapsamında davacının bu iddiasını karşılamaya yönelik bir araştırma yapılmadığı gibi işyerine yeni işçi alınıp alınmadığı, alınmış ise bu işçiler arasında sendika üyesi olanlar bulunup bulunmadığı da araştırılmamıştır.
    Eksik araştırma ile hüküm kurulamaz.
    Mahkemece, uzman bilirkişilere işyeri kayıtları üzerinde inceleme yetkisi de verilmek suretiyle davalı ... A.Ş. ve ... A.Ş. şirketlerinin fesih tarihindeki işçi sayıları, bu işçilerden kaçının sendika üyesi olduğu, sendikalı olup da işten ayrılan kaç kişi olduğu, bu işçilerden kaçının çalıştırılmaya devam ettirildiği, işyerine yeni işçi alınıp alınmadığı, sendikalı olup da işyerinde halen çalışan kaç kişi olduğu, sendika üyesi olmadığı halde iş akdine son verilen işçi sayısının kaç olduğu, davacının iddia ettiği gibi vitrifiye fabrikasındaki işyerine 72 işçinin nakil edilip edilmediği, nakil edilenlerin kaçının sendikalı olduğu yukarıda belirtilen ilke kararı doğrutusunda araştırılmalı ve toplanacak deliller dosya içeriği ile yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır. Davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı konusunda eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Ayrıca, iyiniyetli olan davacı işçiye karşı taraf olmadığı muvazaanın ileri sürülemeyeceği, akdin hükümsüzlüğünün davacıya karşı ileri sürülmesinin MK."nun 2.maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olması ve hiç kimsenin kendi hilesinden yararlanamayacağı ilkesi gereğince muvazaalı işlemi yapan davalı .... A.Ş."nin de işe iadenin mali sonuçlarından diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken, davalı ... A.Ş. hakkında hakkında husumet yokluğundan ret kararı verilerek, işe iadenin mali sonuçlarından sadece davalı ... A.Ş."nin sorumlu tutulması da hatalı olup, bu husus davacının ve davalı ... A.Ş."nin hak alanını da ilgilendirdiğinden bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya ve davalı ... ... San. ve Tic. A.Ş."ne iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı ... ... Yapı San. ve Tic. A.Ş."ne yükletilmesine, 25/02/2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi