7. Hukuk Dairesi 2015/39104 E. , 2016/4388 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : İşe İade
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli bir neden olmaksızın feshedildiğini öne sürerek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer hakların tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, iş hacminin azlığından kaynaklanan şirket zararının artması sebebi ile alınan yönetim kurulu kararına dayanılarak işletmesel nedenle iş sözleşmesinin feshedildiğini savunarak açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalı şirket tarafından feshin yapıldığı 2014 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarında çok sık ve kısa aralıklarla işçi çıkarılışı yapıldığı, davacının iş sözleşmesinin fesih sebebinin çıkarılma sebebinin işletmesel karar olarak belirtildiği ve davalı şirketin işletmesel faaliyetlerinde bir daralmanın meydana geldiğini yeminli mali müşavir faaliyet belgesi ile tespit etmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 19. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 18. maddesi kapsamında kalan işçinin iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshetmek isteyen işveren, fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Yazılı fesih bildiriminin de, fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde içermesi zorunludur.
Yazılı şekil, ayrıca açıklık, aleniyet ve ispat fonksiyonu haizdir. Yazılı şekil, 4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi uyarınca yapılacak fesihler için geçerlilik şartı olarak aranmaktadır. Madde uyarınca, işveren fesih bildirimini yazılı yapmak zorunda olduğu gibi fesih sebeplerini de yazılı olarak göstermek zorundadır. Buna karşılık, aynı Kanun’un 25. maddesinde öngörülen işverenin haklı sebeple derhal feshinde yazılı şekil şartı aranmamaktadır. “Geçerli bir sebep” yazılı fesih bildirimi ile belirtme zorunluluğu, iş güvencesi kapsamı içindeki işçiler için zorunludur.
4857 sayılı Kanun’un 19. maddesinde öngörülen yazılı şekil şartına uymamak feshi geçersiz kılar. Yazılı fesih bildiriminde, fesih açık ve kesin sebebinin gösterilmemesi, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesi anlamında feshin geçersizliği sonucunu doğurur. İşverenin fesih iradesi açık ve kesin olarak ortaya konulmalıdır. Kullanılan ifade o kadar açık ve seçik olmalı ki, işçi açısından, iş sözleşmesinin sona erdirildiği açıkça anlaşılır olmalıdır. Fesih bildiriminde, sözleşmeyi sona erdirme iradesi yanında ayrıca, sona erme zamanı da yeteri kadar açık ve yanlış anlaşılmaya sebebiyet vermeyecek şekilde ifade edilmiş olmalıdır. Sadece fesih bildiriminin değil fesih sebeplerinin de yazılı olması ve işverence fesih bildirimi ile gerekçelerini kapsayacak şekilde altının imzalanması gerekir. İşveren, fesih bildiriminde gösterdiği fesih sebebi ile bağlıdır. İşe iade davasındaki savunmasında ilaveten başka bir sebep ileri süremeyeceği gibi bu sebepten farklı bir sebebe dayanamaz.
Somut olayda davacının 27.03.2006 tarihinde boru makinesi operatörü olarak davalı işverene ait iş yerinde işe başladığı, davalı işverence yeminli mali müşavire hazırlatılan 01/03/2014 tarihli özel amaçlı denetim raporuna dayanılarak alınan yönetim kurulu kararına göre 250 çalışanla faaliyetin yürütülmesinin şirket menfaatine aykırı hale geldiği, yapılan fizibilite çalışmaları sonucunda çalışan sayısının azaltılması gerektiği, sayının 230 a düşürülmesinin uygun olduğu, fazla sayıda istihdam edilen çalışanların, başkaca bir işte çalıştırılmaları imkanlarının değerlendirildiği, yer değiştirmelerin yapıldığı ancak kalan yaklaşık 20 işçi için iş imkanının bulunamadığı belirtilmek suretiyle işten çıkartılmalarına karar verildiği ve yönetim kurulu kararı gereği davalı işverence 25/03/2014 tarihi itibariyle iş sözleşmesinin feshedildiği anlaşılmaktadır.
Fesih ihbarnamesinde sadece "Yönetim Kurulu kararı gereği iş akdiniz 25/03/2014 tarihinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 17. ve 18. maddeleri uyarınca, ihbar sürenize ait ücretiniz peşin ödenmek suretiyle, yazılı ve tek taraflı olarak feshedilmiş" denilmiştir.
Davalı işveren fesih bildiriminde sadece yönetim kurulu kararından bahsetmiş fesih gerekçesini açık ve net olarak bildirmediği gibi yönetim kurulu kararını fesih ihbarnamesine eklememiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere, 4857 sayılı İş Yasasının 18. ve 19. maddeleri uyarınca iş sözleşmesini fesheden işverenin içinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin iş yerinin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanması ve fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin olarak bildirmek zorunda olduğu hükme bağlanmış olup, somut uyuşmazlıkta davalı işverence yapılan yazılı 25/03/2014 tarihli fesih bildiriminde yönetim kurulu kararına atıfla fesih yapılması bu düzenlemeye açıkça aykırı olup işveren feshinin geçersiz olduğu gözetilmeden ve davalı işveren tarafından sunulan mali müşavir raporuna dayanarak karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1- Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Davalı ... ... San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının adı geçen işverenin işyerine İŞE İADESİNE,
3- Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı alt işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi dikkate alınarak davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında belirlenmesine,
4- Davacı işçinin işe iadesi için davalı işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin gerektiğine,
5- Karar tarihinde alınması gerekli 29,20 TL harçtan peşin alınan 25,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,00 TL"nın davalıdan tahsili ile Hazine"ye gelir kaydına,
6- Davacının yaptığı dosyanın Yargıtay"a geliş-dönüş masrafı ve harç dahil toplam 129,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 1.800.00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
10-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine, 25/02/2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.