7. Hukuk Dairesi 2021/635 E. , 2021/2243 K.
"İçtihat Metni"7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : ..Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30/04/2015 tarihinde verilen dilekçeyle önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 04/04/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. ...Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesinin 11/09/2019 tarihli ek kararı ile temyiz talebinin süreden reddine karar verilmiştir. Asıl kararın ve temyiz talebinin reddine dair ek kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili; müvekkilinin ...ili, Haymana ilçesi, Karasüleymanlı Köyü, 233 parselde kayıtlı tarla vasıflı taşınmazın paydaşı olduğunu, dava dışı Tarık Kutsal tarafından davalıya yapılan pay satışı ile ilgili önalım hakkının kullanılmak istendiğini ve resmi senette bedelde muvazaa yapıldığını iddia ederek dava konusu taşınmazda davalı adına olan payın iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu payın değeri resmi senette 70.000,00 TL gösterilmiş ise de gerçekte satıcıya 125.000,00 TL ödeme yapıldığını, dava konusu taşınmazda fiili taksim bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın fiili taksim nedeniyle reddine karar verilmiş, davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
...Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 30.05.2019 tarihli 2018/2462 Esas, 2019/1192 sayılı Kararı ile davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyiz talebi üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 11/09/2019 tarihli ek kararı ile 6100 sayılı HMK"nın 345 ve 346. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı temyiz etmiştir.
Davacı vekilinin 11.09.2019 tarihli ek karara yönelik temyiz başvurusu yönünden yapılan incelemeye göre; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 366. maddesi, “Bu Kanunun istinaf yolu ile ilgili 343 ila 349 ve 352. maddeleri hükümleri, temyizde de kıyas yoluyla uygulanır.” hükmünü, 346. maddesi ise “İstinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir ve 344. maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder. Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.” hükmünü içermektedir. Buna göre; temyiz dilekçesinin reddine yönelik ek karara karşı tebliğinden itibaren 1 hafta içinde temyiz yoluna başvurulması ve gerekli giderlerin yatırılması halinde dosyanın mahkemesince ilgili Yargıtay Dairesine gönderilmesi gerekmektedir.
Öte yandan HMK"nın 366. maddesinin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 346. maddesi uyarınca; temyiz dilekçesi kanuni süre geçtikten sonra verilirse, kararı veren mahkemenin temyiz dilekçesinin reddine karar vermesi gerekir. Ancak temyiz edilen karar temyiz süresi geçtiği halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise, 01.06.1990 tarih, 1989/3 Esas, 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verebilecektir.
Anılan kanuni düzenlemeler ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı doğrultusunda somut olay incelendiğinde; hükmün davacı vekiline 05.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından 23.08.2019 tarihinde temyiz yoluna başvurulduğu, bu duruma göre temyiz süresi geçtiğinden mahkemesince "temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddine" karar verildiği; sonrasında 11.09.2019 günlü "temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine dair verilen ek kararın" davacı vekiline 09.10.2019 Çarşamba günü tebliğ edildiği, ek karara yönelik temyiz süresinin 16.10.2019 Çarşamba günü sona erdiği, ancak davacı vekilince ek karara karşı 28/10/2019 tarihli dilekçe ve aynı tarihli harç makbuzuyla temyiz yoluna başvurulduğu, UYAP sistemi üzerinden daha önceki bir tarihte gönderilmiş temyiz dilekçesinin de bulunmadığı anlaşılmakla; "HMK"nın 366. maddesi atfıyla 346/2. maddesi gereğince, bir haftalık kanuni süre içerisinde verilmemiş olduğundan, ek karara yönelik temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ek karara yönelik süresinde olmayan temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 25/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.